Dengeleri bozma!
- Gürcan Bilgiç Yazıları
- 18 Mart 2015, 23:25:36
F.Bahçe'nin saha içi dengelerinde Topal-Meireles-Emre üçlüsü vazgeçilmez.
Bu orta saha geçen seneki görkemli şampiyonluğunda, bu seneki çıkışın da bel kemiği. Öndeki baskıyı da onlarla yapıyorsunuz, rakibe geçen topu da onlarla kapıyorsunuz. Diego'yu buraya monte edecekseniz Emre'den vazgeçmeniz lazım. Bunu yapmadığınızda da rakip size ders veriyor.
G.Antep'te yanlıştan döndü
Kartal aynı denemeyi G.Antep'te yaptı, 5 pozisyon verdi, 46'da Selçuk'la oyuna müdahale edip oyunu kazandı.
Galatasaray derbisinde baskılara dayanamadı, Emre ve Diego'yu beraber oynattı. İlk 20 dakika iki net pozisyon verdi. Sonra maçın ruhu geri döndü, Diego çıktıktan sonra gol geldi.
Ve Alper... Mersin maçıyla başlayan çıkışta başrolü alan oyuncuydu.
Ankara'da onu da oynatmadı İsmail Kartal. Derbi kazanan takımın gönlünü almak uğruna 4. yıldızı verme riskine girdi, kaybetti.
8. hafta söylemi boş çıktı
Bu teşhisleri koymak için doğru gözlem yapıp sayılara bakmak yeterliydi.
Ama biri ya da birileri, "Diego'yu oynatmaz ve puan kaybedersek başımız belaya girer" dedi galiba.
Fenerbahçe bir ay önce Beşiktaş derbisi sonrasında şampiyonluğunu ilan etmeyi planlıyordu. Aziz Yıldırım da 8. haftayı işaret etmişti. Şimdi ise Fenerbahçe kazansa bile lider olamıyor, camia şampiyonluk hesaplarını rakiplerinin birbirleriyle yapacağı maçlarda çıkacak sonuçlara bağlıyor.
Eğer pazar günü Sow-Emenike-
Kuyt üçlüsünün arkasına Diego'yu koyup oynarsa İsmail Kartal maçtan sonra şampiyonluk yarışında Beşiktaş'ın rakipsiz kaldığını konuşuruz.
Bir hafta önce yazdığımız gibi Meireles ve Alper'in aklına ve dinamizmine bu takımın ihtiyacı var.
YORUM KORKAKLARI
Galatasaray maçlarında hakemlerin kart yorumlarında "korkaklığı" sezonun geleneği oldu.
Son iki haftaya kadar ikinci sarı kartların neden gösterilmediğini konuşuyorduk, şimdi bariz kırmızıların renk değiştirmesinden bahsettik.
Cüneyt Çakır, Fenerbahçe derbisinde Olcan'ı atamadı. Dakika 60, skor 0-0'dı. İlk yarı sonunda Hakan Balta'ya da biz kırmızı göstermesi gerektiğini söyleyenler oldu ama bence sarı kart doğruydu. Fenerbahçe o maçı kazandıysa inancı ve rakip defansın gafletiyle oldu.
Cumartesi günü bu kez Muslera'nın atılması gerekliydi. Hem de iki kere kırmızı görmeliydi. Hem bariz golü önlemekten hem de rakibi sakatlayabilecek kadar sert hareketinden dolayı. Birisi olmazsa diğeri devreye girmeliydi. Bu kez Bülent Yıldırım başını derde sokmak istemedi, yorum korkaklarına katıldı.
24 hafta geçti, Galatasaray'a kırmızı kart çıkmadı. Bu kadar zorlu maçı böyle centilmen (!), hiç sert faul yapmadan tamamlayan ve rakiplerine kötü söz söylemeyen sarı- kırmızılı futbolcuları tebrik ederiz!
FENERBAHÇE'NİN AYIBI
Geçtiğimiz hafta Şadan Kalkavan'ı kaybettik. Aziz Yıldırım cenaze törenine katılmadı. Olabilir ama Fenerbahçe kulübü yöneticilik yapmış, ikinci başkanlık yapmış, futbol takımının başında iki şampiyonluk yaşamış, herşeyden öte dürüstlüğü ve adamlığı ile nam salmış Şadan abi için sadece kuru bir üzüntü mesajı yayınladı. Rizespor sahaya pankartla çıktı, koluna siyah bant taktı ve maçtan önce saygı duruşu ile Şadan Kalkavan'ı uğurladı. Fenerbahçe ise içinde yaşayan bu değer için siyah bandı bile aklına getirmedi. Bir kulübü camia yapan değerleri ve bunları yaşama biçimidir. Aziz Yıldırım bu tavrıyla koca Fenerbahçe'yi kendi çizgisine, vefa düzeyine getirdi. Maalesef şu ana kadar da bunu eleştiren, kınayan kulüp içinden tek bir kişi çıkmadı. 16 bin üyeli, 20 milyon taraftarlı Fenerbahçe bu ayıpla yaşamamalı.