NE İŞİN VAR ORADA?

Kadıköy'de güzel görüntüler olmadı. Fenerbahçe taraftarı ile Trabzonspor Başkanı Hacıosmanoğlu ağız dalaşına girişti. Ötesinde garajda bir saat mahsur kaldılar. Bazıları ise darp edildiklerini öne sürdü.
Maç öncesinde ve sırasında gerilimin çok yüksek tutulması, hayal kırıklığı yaşayan bir taraftar topluluğunu stattan ayrılırken potansiyel dinamit haline getirir. Bunu en iyi de Trabzonspor yöneticileri bilir.
Buna rağmen, maçtan 15 dakika sonra, on binlerce kişinin içine girip, bir de cevap yetiştirme telaşına düşerseniz, yukarda yazdıklarımız kaçınılmaz olur.
Kimsenin kimseye küfür etme veya taciz etme hakkı yok.
Yapanlar hatalıdır, herkes de kendinden sorumludur.
Tahrik varsa, tahrik olmayacaksın.
Toplum psikolojisini bir tarafa da itmemek gerekir.
Hacıosmanoğlu'nun, Trabzonspor'un hakkını aramasına kimse itiraz edemez. Aynı durum F.Bahçe'nin başına gelse, bundan farklı olmazdı ortam.
Ancak bazı şeyler de kör gözüm parmağına mantığıyla yapılmaz. Yaşananlar stat önünde değil de, o beyaz cip 50 metre gittikten sonra olsaydı, bugün başka şeyleri de tartışıyor olabilirdik. Bu yüzden herkese
büyük geçmiş olsun…

İŞTE FENERBAHÇE
Derbi maç 0-0'lık skorla bitti. Tüm Fenerbahçeliler kazanamadıkları için doğal olarak üzgünler.
Ama hiçbirisi takımdan şikayetçi değil.
Gol kaçırma rekorunu kırmaya çalışan(!) Moussa Sow'a bile laf etmiyorlar.
Çünkü takımın mücadelesinden, isteğinden, kazanma hırsından memnunlar.
Hani,"Yenilsinler, böyle oynasınlar" diye aslında gerçek olmayan bir görüş vardır ya, sanki bu maç için söylenmiş.
Ligin en ciddi takımlarından birine 90 dakikayı tek kale geçirtiyorsun, kalene bir kere getirtiyorsun.
Kadro kalitesinin sadece rakam olarak değil, performans olarak da sahaya
yansıdığını görüyoruz.

G.SARAY; DİKKAT!
Süper Kupa maçının başka bir matematiği daha var.
Galatasaray takımı, 60 dakika 10 kişi oynayan Fenerbahçe'ye 18'i isabetli 53 orta, 11'i isabetli 32 şut ile saldırdı.Bunlardan sadece biri gol oldu.
Adeta yerlerde sürünen bir beceri karnesidir bu. Galip gelmek, kupayı almak elbette güzel.
Ama oyunu doğru okumak, eksikleri tespit etmek ve özeleştiri yapmak da bu işin parçası."
Bu görüşü tam iki ay önce, bu köşede kaleme aldım. Galatasaray'ın bugün geldiği noktada, haklı çıktım. Büyük dağları yaratmak, eksikleri gidermiyor.
Bir başka şey söyleyeyim.
Mancini defans organizasyonundan bahsediyor. O da yanılıyor.
Yukarda belirttiğimiz gibi Galatasaray'ın problemi, girdiği pozisyonları değerlendirememesidir.
Eğer Drogba'ya alternatif bulamazlarsa, başka skorerler çıkartamazlarsa, bu gidişi düzeltemezler.