Kırılma noktası
- Gürcan Bilgiç Yazıları
- 21 Haziran 2013, 23:49:24
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve yöneticiler bugün UEFA'da hem kendileri hem de kulübün kaderi için savunma yapacaklar.
Hukukçular, UEFA Disiplin Kurulu'nun çok ender olarak raportörün isteği dışına çıktığını söylüyorlar.
Yani hem Fenerbahçe, hem Beşiktaş, hem de 7 kişi hakkında çok iç açıcı bir karar beklemiyorum.
Fakat Tahkim öyle değil.
Bu nedenle kuraların çekileceği 15 Temmuz'a kadar hangi ahkamı kesersek yanlış olur.
Genel görüş, Fenerbahçe'nin ceza alsa bile Avrupa'ya gitmediği sezon nedeniyle önümüzdeki dönemden çok etkilenmeyeceği yönünde. Ama başkan veya yöneticiler en ufak bir ceza alırlarsa takıma da yansıyacaktır.
UEFA istemeyebilir
Hak mahrumiyeti, seçilmiş yöneticinin koltuğunu kaybetmesine neden olmaz.
Ama UEFA kendisi tarafından, üstelik şike ile ilişkilendirilmiş bir yöneticinin kulübünü kendi organizasyonlarına almayabilir. "Kırılma noktası" burası.
Tahkim Kurulu'ndan çıkacak son kararda cezası onaylanan herhangi bir yönetici eğer Fenerbahçe'deki görevine devam ederse bu kez UEFA, "Bu kişi görevdeyse ben o kulübü istemiyorum" deme hakkına sahiptir.
O nedenle sürekli olarak Türkiye'deki savcılardan, hakimlerden şikayetçi olanların, UEFA'nın hukukçularını ikna etmeleri şart.
Çünkü her türlü Fenerbahçe tehlikededir.
İşin başka bir yönü olayların Trabzonspor ve Fenerbahçe'yi yine karşı karşıya getirmesi. Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, kürsüden çok ağır sözler sarf etti.
Düşmanca bir dil
Fenerbahçe benzer sertlikte yanıt verdi. Buna karşılık da gecikmedi. Bu tip ithamlarla taraftarların nasıl gerildiği, ortamda nasıl düşmanlık havası estiğini çok gördük.
Maalesef hamaset ve hakaret içeren, sürekli karşı tarafı aşağılama söylemleri ile prim yapmak isteyenler yüzünden futbol oyununun en masumları birbirileri ile kavga ediyor.
Bu dili kesinlikle terk etmeleri lazım. Elbette herkes hakkını savunmalı.
Ama 1-2 kişi, "Bravo, helal olsun" diyecek diye üslup aşırıya kaçarsa alt tarafı tutamazsınız.
Muharrem Usta, Trabzonspor kongresinde "Fenerbahçe şike yaptı" deyince Aziz Yıldırım, Medical Park ile olan sağlık anlaşmasını fesh ettiğini açıkladı. Aradan 1 ay geçmeden yine aynı grubun başka bir hastanesi ile masaya oturdu. Umarım Aziz Yıldırım, UEFA'daki savunmasında bu kadar dengesiz olmaz.
Hukukçular, UEFA Disiplin Kurulu'nun çok ender olarak raportörün isteği dışına çıktığını söylüyorlar.
Yani hem Fenerbahçe, hem Beşiktaş, hem de 7 kişi hakkında çok iç açıcı bir karar beklemiyorum.
Fakat Tahkim öyle değil.
Bu nedenle kuraların çekileceği 15 Temmuz'a kadar hangi ahkamı kesersek yanlış olur.
Genel görüş, Fenerbahçe'nin ceza alsa bile Avrupa'ya gitmediği sezon nedeniyle önümüzdeki dönemden çok etkilenmeyeceği yönünde. Ama başkan veya yöneticiler en ufak bir ceza alırlarsa takıma da yansıyacaktır.
UEFA istemeyebilir
Hak mahrumiyeti, seçilmiş yöneticinin koltuğunu kaybetmesine neden olmaz.
Ama UEFA kendisi tarafından, üstelik şike ile ilişkilendirilmiş bir yöneticinin kulübünü kendi organizasyonlarına almayabilir. "Kırılma noktası" burası.
Tahkim Kurulu'ndan çıkacak son kararda cezası onaylanan herhangi bir yönetici eğer Fenerbahçe'deki görevine devam ederse bu kez UEFA, "Bu kişi görevdeyse ben o kulübü istemiyorum" deme hakkına sahiptir.
O nedenle sürekli olarak Türkiye'deki savcılardan, hakimlerden şikayetçi olanların, UEFA'nın hukukçularını ikna etmeleri şart.
Çünkü her türlü Fenerbahçe tehlikededir.
İşin başka bir yönü olayların Trabzonspor ve Fenerbahçe'yi yine karşı karşıya getirmesi. Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, kürsüden çok ağır sözler sarf etti.
Düşmanca bir dil
Fenerbahçe benzer sertlikte yanıt verdi. Buna karşılık da gecikmedi. Bu tip ithamlarla taraftarların nasıl gerildiği, ortamda nasıl düşmanlık havası estiğini çok gördük.
Maalesef hamaset ve hakaret içeren, sürekli karşı tarafı aşağılama söylemleri ile prim yapmak isteyenler yüzünden futbol oyununun en masumları birbirileri ile kavga ediyor.
Bu dili kesinlikle terk etmeleri lazım. Elbette herkes hakkını savunmalı.
Ama 1-2 kişi, "Bravo, helal olsun" diyecek diye üslup aşırıya kaçarsa alt tarafı tutamazsınız.
Muharrem Usta, Trabzonspor kongresinde "Fenerbahçe şike yaptı" deyince Aziz Yıldırım, Medical Park ile olan sağlık anlaşmasını fesh ettiğini açıkladı. Aradan 1 ay geçmeden yine aynı grubun başka bir hastanesi ile masaya oturdu. Umarım Aziz Yıldırım, UEFA'daki savunmasında bu kadar dengesiz olmaz.