İkinci eli yok!
- Gürcan Bilgiç Yazıları
- 10 Haziran 2013, 01:08:49, Güncelleme: 10 Haziran 2013, 02:17:55
Dolayısı ile bonservise ödenecek rakamlar kayıp hanesinde.
Bu da bizim önümüze Aykut Kocaman ile Aziz Yıldırım'ın yollarını ayıran tarz farklılığını getiriyor.
Başkan, şampiyonluk dışında bir şey düşünmüyor. Risk almak istemiyor.
Yaş olarak son transferlerini yapmalarına rağmen, performans olarak neticeye en yakın oyuncuların peşine düşüyor.
Bu bir kısa yol. Aynı proje 2001'de de yapıldı.
70 milyon dolar harcandı, önemli ve kariyerli oyuncular transfer edildi ve şampiyonluk geldi. O zaman ile bugün arasındaki tek fark var.
Taktik Aysal'dan
O zaman başkan cebinden harcıyordu, şimdi kulüp kasasından.
Yönetim yeni teknik direktörü ile büyük ihtimalle görüştü ve onay aldı. Bu nedenle hocayı açıklamadan kadroyu oluşturmaya çalışıyorlar.
Taktik Ünal Aysal'dan; oyuncuları ben aldım, başarı da benim...
Bir tek Holmen konusunda anlaşmazlık var. Başkan, ön anlaşma yapılmasına rağmen istemiyor Holmen'i.
Gösterişsiz oyunu nedeniyle tribünleri etkilemeyeceğini ve heyecan yaratmayacağını düşünüyor.
Zaten bu transferin amacında sorun çözmek var. Tribünlerden ziyade sahadaki oyun düzeni içinde kilit görevler ve eksikler uzmanı Holmen.
Her maç 14 kilometrelik koşu, bin metrenin üstünde de sprint ortalaması var.
Miras kötü değil
Yani açılan gedikleri onunla kapatacaktı Aykut Kocaman.
Bu da sahaya tek taraflı baskı, topun daha çok Fenerbahçe'de kalması olarak yansıyacaktı.
Sonuçta iyi, kimsenin itiraz edemeyeceği, önemli oyuncuların peşindeler. Bu yapıyı tekrar takım haline getirmek gerekecek.
Yeni teknik adamın (bir sürpriz olmazsa, Ersun Yanal) zaten miras aldığı kurguda işi çok zor değil.