En temiz şampiyon
- Gürcan Bilgiç Yazıları
- 10 Mayıs 2012, 22:01:44, Güncelleme: 11 Mayıs 2012, 11:40:38
Hepsi birbirleri ile oynadı. "Sen iyiydin, ben kötüydüm, şanssızdım, sana şunlar yapıldı" mazeretleri de kalmadı.
Bilekler buluştu ve herkes gücünü ortaya koydu.
40. maçta, Kadıköy'de 2012'nin şampiyonu belli olacak.
Fenerbahçe nereden nereye geldi, ne badireler atlattı, Süper Final'de ne maçlar oynadı.
Galatasaray lig maratonunda istikrarıyla nasıl göz kamaştırdı.
Geçen gün Sabah Grubu'nun başındaki isim Serhat Albayrak ile sohbet ettik. "Ne olursa olsun son 15 yılın en temiz şampiyonluğu olacak" dedi.
Doğru bir tespit.
Kimse yanlış yollara sapmayı aklından bile geçirmedi.
Son 15 senenin en temiz şampiyonu çıkacak Türkiye'den.
Yarın Türkiye için yeni bir gurur günü olacak.
10 GÜN VE 10 AY
3 Temmuz'dan bu yana 10 ay geçti. Çok gergin günler, bilinmezlikle dolu haftalar birbirini kovaladı. Takımını sahaya nasıl çıkartacağını düşünürken, rakip ile değil kulübünün problemleriyle ilgilenirken, çok şöyler söyledi Aykut Kocaman. Bazılarını eleştirdik, bazılarına da katıldık.
Onun yorumlarına karşılık çok ağır görüşler de belirtenler oldu. Ama 10 ay boyunca Aykut Kocaman, kendi deyimiyle başlarının üstünde sallanan bir kılıç ile yaşadı.
Ve Galatasaray'ın son 10 günü. Kendi sahasında aldığı iki beraberlik, arkasından Fatih Hoca'nın hakemlere yaptığı çıkış. Ardından yöneticilerin "figüran" söylemleri.
Peşinden Başkan Ünal Aysal'ın bir gün önce söylediğini, ertesi gün değiştirmesi. Divan Kurulu'nda üyelerin sert eleştirileri. Futbolcuların yaşadıkları düşüş, saha içindeki hırçınlıkların demeçlere de yansıması...
10 ay boyunca çektiği çileye baktığımızda, 10 günde ne hale gelenleri karşılaştırdığımızda, Aykut Kocaman'a "helal olsun" diyoruz...
KADIKÖY RUHU
Arena'daki maçta Galatasaray taraftarı örnek tavır sergiledi. Fenerbahçeli oyuncular ve yöneticiler medeni bir ortamda maçlarını oynadılar. Sahaya hiçbir şey atılmadı. Kulübedekileri taciz yapılmadı, tribünlerde organize küfürlü tezahürat olmadı.
Fenerbahçe maçını kazandı, sevinç gösterisini yaptı, kimse tepki göstermedi.
Şimdi sıra Fenerbahçe'de
Şimdi Fenerbahçe taraftarı Kadıköy Ruhu'nu göstermek zorunda. Saracoğlu'nda küfürsüz, taciz olmadan, gerçek taraftarın takımını nasıl destekleyeceğini göstermeli.
Elbette ıslıklarını çalacaklar, şarkılarını söyleyecekler veya rakibi baskı altına alacaklar.
Ama bunları yaparken işin içine nefreti ve görgüsüzlüğü karıştırmayacaklar.
Kadıköy'ün ruhu budur.
Yaratılan bu sinerji ile sahadakilerin coşması, rakiplerin korkması.
KANAT PROBLEMİ!
Galatasaray, final grubunda 5 maçta 6 gol yedi. Bu tüm sezon istatistikleri alt üst eden bir rakam. Rakiplerin kalitesi elbette buna etken. Ama zaafların ortaya çıkması da esas neden. Galatasaray sezon içinde kilidi hep duran toplarla açtı. Sıkıştığı anda Selçuk İnan'ı devreye soktu ve sonuç aldı. Fakat aut çizgine yaklaşan her takıma da pozisyon verdi.
İki kanadından kırıldı.
Fenerbahçe'nin bu maçtaki kurgusu da bu basit denklem içinden, kendi çözümlerini üretmesiyle şekillenecek.
Kendi ceza alanı çevresinde faul yapmayacak, rakibin üstüne kenarlardan gidecek.
Bunu yapacak kadro kalitesine sahip mi? Elbette...
Peki, Galatasaray nasıl oynamalı?
Beraberlik gibi bir kozu var Fatih Hoca'nın. Öne geçtiği maçlarda Melo'yu hep üçüncü stoper yaptı. O da önlemlerini alacak ve takımını disiplinli oynatmaya çalışacak.
Oyun nasıl gelişecek?
Herkes tedbirden bahsediyor. Ben tam aksini düşünüyorum. Fenerbahçe takım olarak büyük baskı kuracak ve bunun meyvelerini bir an önce toplamaya çalışacaktır. İlk 20 dakika. İkinci sarılardan kırmızı kartların bile çıkması muhtemel dilimdir.