Çomak soktu!
2-0 Fenerbahçe önde, 'maçı rahat bitirir' diyor insan. Ama Alanya son bir gayretle maça asılıyor; 2-2. Fenerbahçe 2-0 öndeyken ve 2-2 olduğu ana kadar sahada 10 kişi. Çünkü Mesut'un ismi var cismi yok. Spiker bağırıyor, "Bilmem kaç tane pas attı isabetli" falan... Valla babam yaşasaydı o da atardı, soldan sağa at, sağdan sola at. İsmail ne zaman 'yeter artık' diyor genç Kanarya'yı alıyor, ve Fenerbahçe ötmeye başlıyor. Oynadığı kısa sürede bu çocuk gol atıyor, golden de öte harika bir asist yapıyor. Bir asist ancak böyle güzel yapılır. Arkadaşının kafasına, daha top kendine geldiği zaman işaret ediyor 'senin kafana atacağım' diye. Yani öyle yapıyor, adrese yolluyor 5. golde. Bir şey daha dikkatimi çekti; Mesut çıkıyor Arda'nın yanından geçiyor. Hiçbir hareket yok. Buzdolabı gibi. İnsan bir sever, okşar, bir ara gazı verir çocuğa. Yani senin çocuğun yaşında birisi.
Sarı-lacivertliler'de İsmail geldikten sonra kademe kademe bir iyileşme var. Yardımlaşma arttı, takım halinde bir düşünce arttı. İleriyle-geri arasındaki mesafe kısaldı. Şunu da yazmadan geçemeyeceğim; Altay böyle bir sakatlıktan sonra çok çok iyi bir geri dönüş yaptı. Bir kaleci için böyle bir sakatlık ve aradan sonra bu performans zor olur. Aferin Altay'a. Alanya eski Alanya değil. Yine de aldıkları puan iyi. Ama dikkat edin çözüldükleri zaman çok gol yiyorlar. Takım olarak oyundan kopuyorlar. Eskiden müthiş mücadele ediyorlardı o yok, bölüm bölüm yapıyorlar o da işe yaramıyor. Hakem bu kadar olaydan sonra tedirgin bir maç yönetti. Net penaltıyı veremedi, VAR verdi. Burada enteresan bir şey var; VAR'da kim var? Arda kardeşler. Peki gündüz oynanan maçta VAR'da kim vardı? Halil Umut Meler. Hani ikisi görevleri reddetmişlerdi. MHK, arı kovanına çomağı soktu. Bakalım bu yabani arılar mı birilerini sokacak yoksa arı kovanı düzgün bir hale mi gelecek göreceğiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.