Schuster gibi olunca
- Erhun ATEŞ Yazıları
- 05 Aralık 2010, 22:53:15
Taraftar arasındaki gerginlik olsun, oyuncuların sahadaki mücadelesi olsun stresli bir maç vardı İnönü'de. Bilindiği gibi, iki takım taraftarı da yıllardır deplasmana gidemiyordu. Bu durum dünkü maç öncesi değiştirildi.
Doğru mu yapıldı?.. Bence doğru bir hareketti.
Ancak işleyiş yanlıştı. Bir takım kararlar uygulanırken, aksi olasılıklar da hesaplanmak durumunda.
Peki hesaplamışlar mı? Koskoca bir hayır! Maç öncesi, sırası ve sonrasında yaşanan olaylar, eksik yapılan hesaptan kaynaklanıyor.
Bunun vebalini kim ödeyecek ya da kim üstlenecek. Cevap basit... Hiç kimse!..
Dış taraftan şöyle beri tarafa doğru geldiğimizde ise güzel bir maç izlemedik dersek, futbola ihanet etmiş oluruz. Beşiktaş son haftalarda düzelmeye başladı. Sahadaki ekip, tam kapasiteli olmasa da geçtiğimiz haftalara oranla daha derli toplu kompozisyon çizdi.
Holosko'ya küfür edenler
İlk devrede Schuster, savunmayı ileri çıkarmakla çıkarmamak arasında sıkışıp kaldı. Savunma hattını orta alana yakın kuracak olsa, rakip elindeki silahlarla savunma arkasına rahat sarkacak ve birçok pozisyon bulacaktı. Hatta bir ara savunmayı çıkarmak istedi. Ancak Bursa'nın fırsat kolladığını görür görmez, başa döndü. Ofansta ise, kanatların rakip tarafından kapatıldığını fark edince, ortadan yüklenmeye başladı. Yaptığı kesinlikle doğruydu.
İkinci yarıda ne olacağı, ilk devrenin son saniyelerinde Volkan'ın ihracıyla belli oldu. Fabian ve Hilbert'in mükemmel oyununa zaman zaman Guti de eşlik edince izlenilmek istenilen Beşiktaş'ı ucundan azıcık da olsa görebildik. Holosko'ya parantez açmak istiyorum. Her zaman söylüyorum. Beşiktaş'ı sırtlayacak isim değil. Kaçırdıklarının onda birini atsa, kral olurdu.
Dün golünü atarak üç puanı getiren isim oldu.
Merakım şudur ki; bir iki hafta önce Holosko'ya küfür edenler, acaba bugün ne düşünüyorlar? Eleştirmek başka, küfür etmek başka şey. Hele Beşiktaş forması olan futbolcuna!..
Doğru mu yapıldı?.. Bence doğru bir hareketti.
Ancak işleyiş yanlıştı. Bir takım kararlar uygulanırken, aksi olasılıklar da hesaplanmak durumunda.
Peki hesaplamışlar mı? Koskoca bir hayır! Maç öncesi, sırası ve sonrasında yaşanan olaylar, eksik yapılan hesaptan kaynaklanıyor.
Bunun vebalini kim ödeyecek ya da kim üstlenecek. Cevap basit... Hiç kimse!..
Dış taraftan şöyle beri tarafa doğru geldiğimizde ise güzel bir maç izlemedik dersek, futbola ihanet etmiş oluruz. Beşiktaş son haftalarda düzelmeye başladı. Sahadaki ekip, tam kapasiteli olmasa da geçtiğimiz haftalara oranla daha derli toplu kompozisyon çizdi.
Holosko'ya küfür edenler
İlk devrede Schuster, savunmayı ileri çıkarmakla çıkarmamak arasında sıkışıp kaldı. Savunma hattını orta alana yakın kuracak olsa, rakip elindeki silahlarla savunma arkasına rahat sarkacak ve birçok pozisyon bulacaktı. Hatta bir ara savunmayı çıkarmak istedi. Ancak Bursa'nın fırsat kolladığını görür görmez, başa döndü. Ofansta ise, kanatların rakip tarafından kapatıldığını fark edince, ortadan yüklenmeye başladı. Yaptığı kesinlikle doğruydu.
İkinci yarıda ne olacağı, ilk devrenin son saniyelerinde Volkan'ın ihracıyla belli oldu. Fabian ve Hilbert'in mükemmel oyununa zaman zaman Guti de eşlik edince izlenilmek istenilen Beşiktaş'ı ucundan azıcık da olsa görebildik. Holosko'ya parantez açmak istiyorum. Her zaman söylüyorum. Beşiktaş'ı sırtlayacak isim değil. Kaçırdıklarının onda birini atsa, kral olurdu.
Dün golünü atarak üç puanı getiren isim oldu.
Merakım şudur ki; bir iki hafta önce Holosko'ya küfür edenler, acaba bugün ne düşünüyorlar? Eleştirmek başka, küfür etmek başka şey. Hele Beşiktaş forması olan futbolcuna!..