12 Haziran 2020 | Cuma

Çok özledik

16 Mart akşamı saatler 21.50'yi gösterirken FT Antalyaspor- DG Sivasspor maçının son düdüğü çaldığında hiç kimse ligimize 87 gün ara verileceğini tahmin edemezdi.
Bu süreçte hayatımızın en zor, en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşadık. Binlerce insan yaşamını yitirdi.
Covid-19'un ortaya çıkışı, insanların hayatında birçok değişikliğe sebep oldu. Korona, fiziksel sağlık problemlerinin yanı sıra psikolojik ve sosyal sorunlara da yol açtı. Spor mu? Savaş dönemlerini bir kenara bırakırsak belki de tarihinin en büyük darbesini yedi. Ancak salgın, dünyanın virüsle mücadele başlığı altında tek bir insanlık ideali etrafında birleşmesine sebep olduğu için birbirimize muhtaç olduğumuzu da hatırlattı.
Spora, futbola gönül verenler açısından aradan geçen yaklaşık üç aylık süreç kabus gibiydi. Spor medyası da elbette bu kabustan payını aldı. Spor olmadan spor kanalını yaşatmak, kovboysuz western filmi çekmek gibi. Ama bu süreç bize futbol tarihinde özel yeri olan maçların, zaman sınırı tanımadığını ve ülkelerin futbol hafızasını yansıtan köşe taşları olarak hala ilgi gördüğünü de kanıtladı. Futbol tutkunu bir arkadaşımın, "2008'in Türkiye-Çek Cumhuriyeti maçına ne zaman denk gelsem istemsizce oturup seyretmeye başlıyorum" demesi tam da bu yüzdendi…

***

Şimdi, "Nerede kalmıştık?" diyerek futbola geri dönüyoruz. Evet…Seyircisiz futbol, ekmeksiz kahvaltı gibi. Futbol arenasında alıştığımız pek çok şeyden mahrum kalacağız. Ama takımları, statları, yeşil zeminleri öylesine özledik ki, buna da razıyız.
Bu özlemi ancak futbol hastaları anlar! Maçların paydaşları olan futbolcu, teknik ekip, TFF görevlileri ve medya mensupları için bir dizi önlem ve uyulması gereken protokoller var.
Örneğin medya mensupları maçlara girebilmek için düzenli olarak Kovid-19 ve antikor testi yaptırmak durumunda.
O, uzun test çubukları pek sevimli görünmese de "tedbir" artık hayatımızın vazgeçilmezi olmak zorunda.
Yeni Ligimizde sakatlık problemleri, maçların temposu ve takımların ritim bulması gibi sorunlar kaçınılmaz olacak.
Buna bağlı olarak sürpriz sonuçlara da hazır olmalıyız.
Lige dönüşte çok farklı oyuncu ve takım performansları ile karşı karşıya kalabiliriz. Dedik ya hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!

***

Elbette şimdi biz medya mensuplarına da daha çok işi düşüyor. Maçlara gidemeyen futbol tutkunlarına o atmosferi yaşatıp, en sıcak haberleri en kısa sürede ulaştırmak durumundayız.
Süper Lig için yayıncı kuruluş engeli set olsa da; Ziraat Türkiye Kupasında, futbolseverlere şifresiz, doya doya futbol izlettirmek için büyük bir hazırlık içindeyiz.
Maç günleri sabahtan itibaren futbolseverler için tam anlamıyla bir şölen havasında geçecek. Ekran başındaki izleyiciler, 25 kameralı çekimle stadın her köşesini, evinin rahatlığında takip edebilecek.
Maçları Atv ekranında takip edecek futbolseverler, maç önü ve sonunda A spor'da aradıkları her şeyi bulacaklar.
İlk randevumuz 16 Haziran Salı günü…Fenerbahçe ile Trabzonspor yılın maçında karşı karşıya gelecek. Biz Turkuvaz medya ailesi olarak , Futbol ile futbol aşıklarını Atv ve A Spor ekranlarında bir araya getirmeye hazırız. Biliyoruz… Hepimiz futbolu çok özledik.