Büyük hoca

Fenerbahçe bu sezon hiç olmadığı kadar iştahla başladı maça... Sanırım "birisi" onlara bu maçın ne anlama geldiğini iyi bir şekilde anlatmış! Coşkulu, baskılı oyun özellikle ilk yarım saatte Başakşehir takımının dengesini bozdu. Ligin en kontrollü takımına kontrolü kaybettirmek öyle kolay iş değil.
Bu sezon sadece ligin ilk yarısında yine bir Başakşehir maçında ilk 11'de yüzü görebilen Salih, böylesine önemli bir maçta neden tercih edildi? Aslında bu tercihin esas nedeni Advocaat'ın kreatif oyuncu eksikliğinden bir türlü ne yapacağına karar veremediğinin göstergesidir.
Saha içerisinde yeni planlar yapabilmek için bu planlara uygun oyunculara ihtiyaç var. Ne yapsın Advocaat, deneme-yanılma sistemiyle yeni bir şeyler üretmeye çalışıyor. Gerçekten büyük hoca... Salih hem top rakipteyken hem de kendi takımdayken etkili oldu. Bu maçın son şansı olduğunu biliyordu sanırım!

Kreatif 10 numara alınmalı
İlk yarıda F.Bahçe'nin bu kadar etkili görünmesinin en önemli sebebi aslında iki kanat bekiydi. Şener ve Hasan Ali yaptıkları bindirmelerle hem tehlikeli oldular hem de Başakşehir'in kanat oyuncularının ileri çıkmasını engellediler.
Bu kadar hücum katkısı topun F.Bahçe'de kalmasını sağladı.
İkinci yarıya skor avantajıyla çıkan Advocaat, "saldırı futbolunu" bırakıp, akıl oyununa geçiş yaptı. 1. bölgede bekleyip kontrataklarla hızlı hücuma çıkabilmek için Ozan-Karavaiev değişikliğine gidince, bu kez orta saha üstünlüğünü rakibe kaptırdı. F.Bahçe bu sezon özellikle skor üstünlüğünü aldıktan sonra takım savunmasını iyi yapıyor.
Zaten başka da pek çaresi yok! Ön tarafta "topu dinlendirecek" takımı rahatlatacak, topun takımda kalmasını sağlayacak bir oyuncu hala transfer edilmedi.
Hep kreatif 10 numara diyoruz.
Bu seferde böyle yazayım dedim! Belki anlayan çıkar! Bu galibiyet F.Bahçe'nin şampiyonluğa dört elle tutunmasını sağladı. Herhalde artık bir 10 numara alırlar!
Başakşehir takımını da tebrik ediyorum.
Onlardan alınan galibiyeti bu kadar değerli kılmaları ne kadar iyi bir takım olduklarının göstergesi...