Kovulacak ama...
Tuhaf bir maçtı… Hedefsiz kalan futbolcuların oynaması da zor; bizler için maçı yazması da… Maç öncesi Fabiano direkleri öpüyor, tribünlerde her kafadan ses çıkıyor.
Stat açıldığından yana bu kadar boş olduğunu görmemiştim.
Beni her maçta yerimden kaldıran, "Ayağa kalkmayan Cimbomlu olsun" tezahüratı bile etkilemedi!
Kılımı dahi kıpırdatmadım. Dedik ya tribünlerde her kafadan başka ses çıkıyor diye… Destek verenler, ıslıklayanlar, "En büyük taraftar, futbolcular sahtekar" diye bağıranlarda vardı.
Taraftarların tek anlaştığı konu ise basketbol takımıydı. "Obradovic" tezahüratını hep birlikte yaptılar.
Rakip Beşiktaş; Boğaz'ın diğer kıyısında golleri attıkça daha da çekilmez hale geldi maç… Pereira tepki çekmesin diye Diego'yu oynatmadı, 'kaptan' Volkan da ne hikmetse Kadıköy'de oynanacak son maç öncesi sakatlanıverdi! Takım arkadaşlarıyla kavga eden Alves kadro dışı bırakılmış.
Yeteneksiz Pereira
Duyduğum kadarıyla Türkiye Kupası finalinde de oynatılmayacak.
Sezon başından bu yana takım içi sıkıntıları yazdığımda, konuştuğumda beni, "Fenerbahçe düşmanı" ilan edenler nerede? Haklı çıkmaz istemezdim elbette ama öyle oldu.
Ben bu satırları yazarken; F.Bahçe'nin başkanı ve yönetimi basketbol takımının peşine düşüp 'yılın namusunu' kurtarmaya çalışıyordu!
70 milyon euro harcayıp takımın başına 'yeteneksiz' Pereira'yı getirenler, onun 'gol rekoru' değil 'rezalet rekoru' kırmasına göz yumdular.
Bu takımın başında 'ehil'bir teknik direktör olsaydı, emin olun açık ara şampiyon olmuştu.
Samandıra'ya dahi hakim olamayan Pereira, büyük ihtimalle yeni sezonda Fenerbahçe'nin başında olmayacak.
Dün G.Birliği karşısında oyuna çift forvetle başlayıp öne geçince Fernandao'yu çıkarıp Ozan Tufan'ı alan Portekizli hâlâ hangi takımın başında olduğunun farkında değil!
Farkına varamadan da kovulacak!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.