Fenerbahçeliler’e bir sorum var?

Bir Portekiz atasözü der ki;
"Sen değiştiğinde, talihin de değişir..." Fenerbahçe'de dünkü maç öncesinde teknik direktör değişmiş, başarı dolu günlere yelken açılmıştı.
Ne var ki Ülker Stadı'nın tribünlerine az sayıda taraftarın gelmesi, hâlâ yolunda gitmeyen birşeylerin olduğunun da göstergesiydi...
25 milyon Fenerbahçe taraftarı daha ne istiyordu ki; adeta yerden yere vurdukları Pereira gitmiş, tecrübe ve başarının sembol hocası Dick Advocaat gelmişti...
Attığı imza daha kurumadan, 30 saat sonra sahaya çıkan Advocaat, 'portakal mevsimini' başlatmıştı Fenerbahçe'de...
Yoksa sarı-lacivertli taraftarlar, hâlâ Ersun Yanal dönemindeki gibi çılgınca rakiplerine saldırıp, sahayı dar eden Fenerbahçe'yi mi istiyordu?
Yönetim bilet fiyatlarında da indirime gitmişti. Peki neden tribünler dolmadı? Bu ilgisizliğin nedeni neydi?
Fenerbahçe yönetimi, 12. adamın müthiş desteğini tekrar kazanmak için bu işe kafa yormalı...

FERNANDAO TIĞ GİBİ OLMUŞ
Hafta boyunca A Spor'da bu maçla ilgili olarak yaptığım yorumlarda "Grasshoppers ile Fenerbahçe arasında Güneş ışığı ile mum aydınlığı kadar fark var...
İsviçre ekibi, Fenerbahçe'nin kalibresinde bir takım değil. Fenerbahçe güle oynaya bu maçı kazanır ve Kadıköy'de tur biletini cebine koyar" demiştim.
Maçın hemen başında Aatıf'la gelen gol, "Bu iş bitti, fark olur" yorumlarını da beraberinde getirdi.
Bu arada Fenerbahçe'yi çok yakından takip eden muhabirlerin "105 kilo olmuş" yorumlarını yaptıkları Fernandao'yu çok zayıflamış, adeta tığ gibi, fit gördüm.
Fernandao zayıflamış zayıflamasına ya; ya kaçırdığı gollere ne demeli? Yazık olmadı mı Salih Uçan'ın 'Alexvari' asistlerine...
Fenerbahçe'nin ilk idmanını izledikten sonra yönetime verdiği raporda "Van Persie Fenerbahçe'yi şampiyon yapacak ve gol kralı olacak" diyen Advocaat, Hollandalı dünya yıldızını ilk 11'de sahaya sürmedi.

NEREDE NOT TUTAN, KAHVE İÇEN HOCA?
3-5-2'den 4-3-3'e geçen sarı-lacivertli futbolcular, Grasshoppers önünde 90 dakika tek kale bir futbol ortaya koydu.
Pereira saha kenarında sayfalar dolusu not tutardı; kulübede kahve içerdi; mavi desenli gömlekler giyerdi...
Advocaat ise kenarda maçı izledi, oyunu okudu, futbolcularına talimat yağdırdı, maçı kenardan oynadı...
Hollandalı kurt hocanın; Aatıf ve Fernandao'yu çıkarıp; Stoch ile Van Persie hamlesi da turun şimdiden müjdecisi oldu.
Bu iş bitti, tur cepte artık!
Fenerbahçe İsviçre'de de bu takımı ezer geçer...
Pereira'nın beğenmediği Stoch, dün attığı iki süper golle "Ben Advocaat'ın eseriyim" dedi adeta...
Her değişim, başka yeniliklere de gereksinim gösterir. Fenerbahçe'de sadece hoca değişmedi...
Futbol mantalitesi de değişti...
Korkak futbol anlayışı yerle bir oldu; yerine keyif veren hücum futbolu geldi.
Bu arada Fenerbahçeliler'e bir sorum var?
Sizce Pereira dünkü maçı izlemiş midir?