Carvalhal dikkat!
Beşiktaş bir yandan içsel sorunlarla uğraşıp, diğer yandan Türk futbolundaki kaostan kendi payına düşeni alırken; öte yandan Türk futbolunu temsil etmek için bugün Braga karşısına çıkacak.
Kartal için bu turu geçmek çok önemli. Çünkü alacağı bonus puanlarla birlikte önümüzdeki sezon Avrupa'da seri başı olmayı garantileyecek.
Yani hata yapılmaması gereken bir viraja girmiş durumda Kartal.
Portekiz'e kafileyle birlikte geldik ve takımın genel durumunu yakından gözlemleme şansı bulduk. Yüzler asık değildi, yerlisi-yabancısı moral anlamında iyi durumda göründü bize.
Bu çok önemli. Çünkü geriye baktığımızda Beşiktaş'ın son haftalarda neredeyse hiçbir maça motive olamadığını görüyoruz. Kağıt üzerinde kolay görünen maçların bile kaybedilmesi bunun bir kanıtı.
Braga maçının havası farklı elbette.
Her şeyden önce tüm futbolcular için vitrindir böylesi oyunlar. Sonucunda Avrupa sahnesine çıkıyorsunuz.
Kadroda yedi Portekizli ve bir de sportif yaşamına bu topraklarda başlamış olan bir teknik adamın olması işin başka bir boyutu.
Rakibi Beşiktaş'ı tanıyor, Beşiktaş'ın yıldızları ve hocası da rakibi çok iyi tanıyor diyebiliriz özetle.
Braga geçen sezon final oynadı ve büyük sükse yaptı. O takımından dört oyuncu artık kadroda değil. Eski havalarında olmadıkları da kesin. İyi savunma yapan Braga karşısında Beşiktaş sabırlı oynarsa istediği sonucu alabilir.
Koşan bir orta saha ile oynamak şart.
Carvalhal, "Bizimkiler bu maçı çözer!" havasında tüm Portekizliler'i birlikte sahaya sürerse, koşan bir orta saha hayal olur. O taktirde tur da zorar girer.
Böyle bir şey yapacağını sanmıyorum, İnşallah yanılmam.
O KİŞİ HâLâ KONGRE ÜYESİ
Samsun dönüşü F.Bahçe'yi karşılayıp kendi düşüncesini tüm Beşiktaşlılar'ın düşüncesiymiş gibi lanse eden o arkadaş maalesef hâlâ kongre üyesi.
Efsane Başkan Seba ile şike iddiasıyla 7 aydır tutuklu olan Aziz Yıldırım'ı aynı kefeye koyan kişi hakkında işlem yapılmamış.
Yönetim o vatandaşın üyeliğinin iptalini istemediğine göre iki ihtimal var: Ya pankartı çok beğendiler ya da basiretleri bağlanmış.
ŞİKE İTİRAFI!
Perulu senatör Genaro Ledesma, 1978 Dünya Kupası Arjantin'in Peru'yu 6-0 yenerek finale çıktığı maç öncesi iki tarafın anlaşıp 'şike' yaptığını itiraf etmiş. Hem de tam 34 yıl sonra! Bu haberi okuyunca acaba bizim içimizden, 34 yıl sonra da olsa bir delikanlı çıkıp bir gün tüm gerçekleri itiraf edebilir mi diye? Hiç sanmıyorum, biz kulağımızın üstüne yatmayı severiz.
Ne de olsa kirlenmek güzeldir!
ŞİKE ŞEREFSİZLİKTİR
Ben asla alın terinin, hileye tercih edildiği bir yoldan yürümek istemiyorum. Türk futbolu birilerinin cezalandırılmasıyla batacaksa batsın, biz yeniden inşa ederiz. Ahlaksız değerler üzerinden bir topun peşinden koşmaktansa batmış bir ligi tertemiz duygularla yeniden inşa etmeyi yeğlerim. Temiz futbol isteyenlerin haykırması gereken iki kelime var: Şike şerefsizliktir!
Bunu söyleyen rahat uyuyabilir, bu kelimelerin arkasına AMA ekleyeni kimse dinlemez!
ERKİNER'E YAKIŞMIYOR
Kısmet Erkiner'in yönetim kurulu başkanı olduğu Spor Hukuku Enstitüsü'nde, Şekip Mosturoğlu ile birlikte yönetim kurulu üyesi olan Emin Özkurt Fenerbahçe'nin CAS davasındaki avukatı.
Durum aynen böyle. Bu şartlarda Kısmet Erkiner'in "Ben tarafsızım" diyerek, meslektaşı Emin Özkurt'a inceden destek verecek açıklamalar yapması ve F.Bahçe'yi kollar durumda olması garip.
Kısmet hoca safını belli etsin, ondan sonra istediğini söylesin.
Tarafsızlık maskesi altında sürekli F.Bahçe lehine açıklamalar yapması etik değil. Yakışmıyor, hiç yakışmıyor.
RIDVAN, AYKUT!
Üçü de birbirini suçlamaya başladılar. Bu işler böyledir. Siz kapalı kapılar ardında asli görevlerinizi unutup fanatizmin esiri olarak hareket ederseniz olacağı bu. Allah bir yerde şaşırtır adamı. Biri özür dilemiş, öteki puan pazarlığı yapmış, diğeri külliyen yalan dediği şeylerin külliyen doğru olduğunun ortaya çıkmasıyla şaşırmış... Diyorum ya, kula bela gelmez Hak yazmayınca, Hak bela yazmaz kul azmayınca. Azan buluyor işte.
TAKVİM SİL BAŞTAN
Sezon başından beri TFF'nin play-off sistemini yangından mal kaçırır gibi oluşturduğunu ve hiçbir şeyin detaylı düşünülmediğini vurguluyorum. Eğer Beşiktaş ve Trabzon Avrupa arenasında bu turu geçerlerse play-off'u daha önce açıklanan takvimde oynatmak imkansız hale gelir.
İki ülke takımının, turu geçecek olma ihtimalleri TFF'de bazılarının uykularını kaçırıyordur desem inanmazsınız di mi? Bence inanın!
MEHMET ALİ AYDINLAR DÖNSÜN
Ceza hukukunda yargılamalar bugün başlasa da ben işin bu tarafıyla pek ilgilenmiyorum. Çünkü sportif konuları çözmek için sporun gücünü kullanmak gerektiğine inanırım.
Bunun için yapılacak ilk şey yeni TFF başkanını seçmek, ikincisi ise adı ve futbol sektörüne katkısı ne olursa olsun, kural dışına çıkanları cezalandırmaktır.
Birilerini korumaya almak kısa vadede yarar getirirmiş gibi görünse de uzun vadede sporun rekabetçi zemini çürütür ve topu patlatır. Buna da kimsenin hakkı yok.
O nedenle Mehmet Ali Aydınlar gözünü kapayıp eline teraziyi alacaksa yeniden aday olsun, başımızın üzerinde yeri var. Eskisi gibi Fenerbahçeliliğime halel gelmesin, şu kırılmasın, bu üzülmesin diyecekse otursun oturduğu yerde. Artık laf değil icraat bekliyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.