20 Aralık 2011 | Salı

Önce insan olmak!

Fenerbahçe-Trabzon derbisinde (Bana göre derbidir) her iki takım futbolcularının maç boyu her türlü hesabı, kitabı bir yana bırakıp sadece futbol oynamaya çalışmaları bence maçın önüne geçen bir güzellikti.
Öyle ki, Aykut Kocaman dahi bu maçı bir hesaplaşma karşılaşması havasına sokmaya çalışmış ve düşüncesizce geçen sezonun adalet terazisi gibi göstermişti.
Düşüncesizce diyorum çünkü takımının maçı kaybetmesi halinde ne hale düşeceğini hesap etmiyordu.
Her neyse... Kimse tuzağa düşmedi.
Her iki takım futbolcularını yürekten kutluyorum ama Gökhan Gönül'ün yeri ayrı.
Önce futbolcu musunuz, yoksa insan mı? Bu sorunun cevabı son derece önemli. Gökhan "Önce insanım" dedi, Mehmet Topuz ise tam tersi bir tavır sergiledi.
Trabzonsporlu Aykut haksız yere oyundan atılıyordu Gökhan Gönül'ün GÖNLÜ razı gelmedi. Cüneyt Çakır'ı uyarmaya çalıştı. Başaramadı belki ama benim gözümde başarmış kadar oldu.
Gökhan kazandı, Topuz kaybetti.
Gökhan bir haksızlığı önlemeye çalışırken Mehmet Topuz kendi işine yarayacak olan haksızlığı görmezden gelmesi için arkadaşını çekiştirdi.
Futbol her şey değildir arkadaşlar.
Kazanmak da öyle. Gün gelir yeşil sahalara veda edersiniz ve unutulanlardan biri olursunuz.
Muhtemelen Mehmet Topuz öyle olacak. Gökhan Gönül ise centilmenlik abidesi olarak kuşaktan kuşağa anlatılacak.
Seni seviyorum Gökhan kardeşim.
Sevmekle de kalmıyor ve seni her fırsatta, her yerde örnek gösterme görevini de gönüllü olarak üstleniyorum.
Seni yüreğinin en orta yerinden öperim.
Yüreğine sağlık canım kardeşim.

AŞİRET MANTIĞI MI?
Binlerce sayfa dokümanı biz okurken utanıyoruz, yapan yaparken utanmamış.
TFF ve kurullarına, kendi futbolcusuna, rakip futbolcuya küfür eden bir başkan, bin türlü iddianın da odağında duruyor. Konuşmalar o kadar açık ki kıvırma payı yok! Bunca resmi kayıt ortadayken birilerine kör gözün parmağına sahip çıkmak cumhuriyet mi yoksa aşiret mantığı mıdır tartışmak gerekir.
Siz ne dersiniz!?

ARIBOĞAN KOMPLEKSİ
Lütfi Arıboğan basketçi! Arıboğan'ı kıskanan birilerinin yıllardır diline doladığı konu bu. Kardeşim yönetiyor adam, oynamıyor! Yöneticilik yetileri var mı yok mu siz onu söyleyin. Yoksa topu direkler arasına mı atmış, sepete mi koymuş ne fark eder? Bu arada efsanevi FIFA Başkanı Havalange su topundan gelmiş, Şimdiki FIFA Başkanı Blatter de buz hokeyciymiş.
Yani kapak anlamında!

FUTBOL GENEL DİREKTÖRÜ
Kötü gündür, gelir geçer dedik, dua ettik. Doğru duvar yıkılmazdı, yıkılmadı. İşte Tayfur hoca hem serbest kaldı, hem tedbiri kalktı hem de önemli bir görevle mesaiye başladı.
Hayırlı olsun hocam.
Benden sana abi (Ağabey değil abi) tavsiyesi; tüm yetkilerini kullan. Göstermelik görev yapma.
Bir çığır açabileceğinin farkına var. Yönetim de sana destek olacaktır. Bizler de öyle.
Şimdiden gazan mübarek ola.

ADAMSINIZ
Tayfur hoca çıkınca Carvalhal yardımcılığa rızasını net bir şekilde ortaya koydu.
Adamca davrandı. Yönetim ve Tayfur hoca da yiğidin hakkını yiğide verdi. Açık söylüyorum, eğer Tayfur hoca"Ben takımın başına geçiyorum" deseydi kimse hayır diyemezdi.
Carvalhal'in adamca duruşu karşısında Tayfur hoca da adamlığını gösterdi.
Dün Ümraniye'de görüşüp anlaştılar. Ne mutlu Beşiktaş'a ki adam gibi adamlarla yoluna devam edecek!

Q7'Yİ HARCATMAM
Ne F.Bahçe'nin böyle bir yıldızı var, ne G.Saray'ın… Gerçeği söyleyeceksek kıskançlıktan çatlıyorlar.
Özellikle de medyadaki kalemşörler.
Quaresma bir gitse, gönderilse göbek atacaklar.
O nedenle sahadaki performansı biraz düşünce Beşiktaş'ı düşünen havalara girip Quaresma'ya saldırıyorlar. Bizim iyi niyetle yaptığımız eleştiriler de onlara cesaret veriyor.
İşte bu nedenle artık Quaresma'yı eleştirmeyeceğim.
Kendi kalesine gol atsa yine es geçerim. Herkesin haberi ola.

ANELKA YA DA ARDA GELEBİLİR!
A.Madrid'in başı çektiği G8 organizasyonunda Beşiktaş en güçlü ayaklardan biri. Bu yapı sekiz dünya kulübü arasında sponsordan futbolcu ve hocaya kadar her konuda yardımlaşmayı amaçlıyor. "Para var, markamız yok" diyenlerle "Markamız var, paramız yok" diyenlerin ortaklığı olacak bu girişim. Organizasyonda her türlü takas mümkün. Bu bakışla Anelka ve Arda bir gün sıfır bonservis ile Beşiktaş'a gelebilir. O derece yani...

DEFANS İYİ Mİ, KÖTÜ MÜ?
Beşiktaş geçen sezon önde Fernandes, Guti gibi defansa katkı yapmayan isimlerle sahaya çıkarken aşağı yukarı bugünkü kadar gol yemişti.
Oysa günümüz Kartal'ının orta sahasında Veli, Necip, Ernst gibi koşan isimler oynuyor.
Normal şartlarda geçen sezondan daha iyi olduğu söylenen savunmanın daha az gol yemesi gerekir. Ancak durum öyle değil. Carvalhal bu konuyu düşünmeli. Bana inanmıyorsa istatistiklere baksın. Geçen sezon kötü denilen savunma, orta sahadan destek almadan bugünkü kadar gol yemiş.
İyi dediğimiz bugünkü defans ise desteğe rağmen aynı sayıda gol yemiş.
Ya istatistikler yalancı ya da gözümüz fena halde yanılıyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor