Fırtına öncesi
Öncelikle dün akşamki maçta mantığımın kabullenmediği üç şeyi belirteyim… Selçuk İnan, benim izlediğim en iyi penaltıcılardan biri. Galatasaray için vazgeçilmez bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum ama, sahadayken kazanılan bir penaltıyı o kullanmalı.
İkinci garipsediğim husus ise, Jahoviç'in yedek soyunması. Belki de en mantıksız şeyse, Terim'in ikinci yarının başında Donk'u oyundan alması… İster risk, ister kumar deyin, ben bu iki kelimeyle dahi açıklayamıyorum.
Beklediğim değişiklik; Sinan – Belhanda, Sinan – Selçuk, bilemedin Sinan – Rodrigues olasılıklarından biriydi… Galatasaray'ın duran toplardan gol yemesine artık herkes alıştı.
Dünya'nın herhangi bir ülkesindeki FIFA Pro-Lisans kursunda Galatasaray'ın son iki sezonda yediği gollerle, rahatlıkla bir ''Duran Top Dersi Müfredatı'' hazırlanabilir.
G.Saray tarih yazıyor
Galatasaray bu konuda resmen tarih yazıyor. Galatasaraylı oyuncular çok kolay ve anlamsız kartlar gördü. Terim'in, kısıtlı kadrosu nedeniyle bu konuyla özel olarak ilgilenmesi lazım.
Skordan bağımsız olarak Konyaspor ile ilgili olarak da şunu söylemek isterim ki; Sergen hoca, ligde tutmak adına doğru seçim gibi görünüyor.
Bunu ilk maçında gösterdi.Sergen Yalçın, Konyaspor ile ilk maçında Galatasaray'ın sol kanadını durdurmayı başararak, Rodrigues – Gomis bağlantısını kesti.
Bu süreçte (özellikle ilk yarı), Feghouli evsahibi takımın en iyisiydi.
40 bini aşkın seyircisi önünde kazanarak, Kadıköy'e ezeli rakibinin altı puan önünde gitmek çok önemliydi.
Üstelik aynı maç haftası, şampiyonluk yolundaki diğer iki rakip Başakşehir ile Beşiktaş'ın karşılaşacak olması ayrıca bir gerginlik vesilesiydi… Hazır mısınız? Haftaya ligin zirvesi hayli karışacak… Allah, hepimizin yardımcısı olsun…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.