Karlı hafta!
Kırmızı beyazlılar ile ''sarılar''ın maçını izlediniz mi? Her iki takım da (ton farklılıkları olsa da) ''sarı kırmızılılar'' olarak biliniyordu ama sahada sarı kırmızılı bir takım yoktu.
Malesef; Türk Futbolu'nun pek çok majör probleminin yanında bu tip detaylar hiç konuşulmuyor. Old Trafford'da M. United bir takımı ağılıyorsa kırmızı üst, beyaz şort giyer, bunu tüm Dünya bilir. Ya da Atletico Madrid evsahibiyse kırmızı beyaz çubuklu formasının altına mavi şortu çeker. Her kulübün bir klasik forması vardır. Pazarlama stratejileri uyarınca bir deplasman forması ve ezberbozan bir üçüncü forma adeta şarttır. Sadece G.Saray, F.Bahçe, Beşiktaş, Trabzonspor değil tüm Türk kulüplerinin de bu şekilde yapması gerekiyor.
Dün akşam sahaya kırmızı şort, beyaz formayla çıkan Galatasaray'ı büyük bir marka gibi davranmaya davet ediyorum.
Galatasaray için 11 puanlık bir maçtı.
Dünya rekoruna aday!
Her ne olursa olsun, Josue ve Eren Derdiyok'un ilk 11 soyunmaları gerektiğini düşünüyordum.
Keza; Sneijder yoktu, Bruma onun mevkisini dolduramazdı. Kafayla gol yeme oranında sanırım sarı kırmızılılar bir Dünya rekoru kırmaya aday.
Madem bu denli korner kazanma ihitimalin var, madem aleyhine kullanılan her korner bir tehlike oluyor Eren ve Chedjou nasıl oynamazlar sayın Riekerink.
Galatasaray'ın hava hakimiyeti Azerbaycan ve Arnavutluk Ligi standartlarının bile altında. Riekerink bir futbol emekçisi ama görev tanımı asla ''teknik direktör'' değil.
Bu anlamak için futbol uzmanı olmaya gerek yok. Yaptığı oyuncu değişiklikleri sadece bu maçta değil, tüm maçlarda bu gerçeği haykırırcasına itiraf edişidir.
Galatasaray çok karlı kapatabileceği bir haftayı, karla karışık hezimetle tamamladı.
Bu kadar kritik bir maçta, lig 17.sine bu şekilde ezildikten sonra yönetim gereğini yapmalıdır.
Zaten muhtemelen siz bu satırları okurken Riekerink eşyalarını topluyordur.
Umarım…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.