Olcay'a rağmen
Fernandes'in yokluğuna Oğuzhan da eklenince Beşiktaş'ın kolay kontrol edilebilir olduğuna dair bir kanı var. Yanlış değil.
Dün özellikle ilk yarıda bu net bir şekilde ortadaydı.
Beşiktaş'ın hücumları yönlendirme becerisi yoktu.
Gençlerbirliği, Beşiktaş'ın bu zaafından yararlanarak maça başladı. Siyah-beyazllar, 35 dakika rakip kaleye yaklaşamadı bile. Gençlerbirliği orta sahası zorlanmadan pozisyonlar üretmeye başladı.
Duran toptan gelen gol aslında beklenen bir şeydi.
Messi değil ama...
Olcay'ın kişisel gayretleri Beşiktaş'ı biraz olsun ileri taşırken, pozisyon bulamadan beraberliği buldu. İkinci yarının başından itibaren Beşiktaş'ın daha agresif ve hücum ağırlıklı bir takım haline geldiğini gördük. Olcay, Messi çapında değil ama dün gece takımın topu ileri taşımasını sağlayan adamdı. Almeida altı pasta inanılmaz pozisyonu heba etmese belki de Olcay'ın gayreti ödüllenmiş olacaktı.
Haftalardır puan kaybeden G.Birliği, Beşiktaş'ın yorulduğu son 15 dakikada maçı kazanacak pozisyonları buldu ama değerlendiremedi.
McGregor'ın, yediği gol eleştirilebilir ancak sonlara doğru yaptığı kurtarış puanı getirdi.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.