İşini sıkı tuttu
Ziraat Türkiye Kupası statüsü bence yeniden şekillendirilmeli. Olur olmaz zamanlarda yapılan maçlar futbolculara yük olmaya başladı. Gerçi kulüpler sponsorluk yapan firmadan iyi bir gelir alıyorlar ama onların da devre arasında dinlenmeye ihtiyacı var. Süper Lig'in devre arası bittikten sonra ve ikinci yarı başlarken birer haftayı kupaya ayırmak hata oluyor. Kupaların en güzel statüsü Almanya'da uygulanıyor. Bizdeki gibi küçük takım büyük takımın ayağına gitmiyor. Tersi oluyor. Büyükler küçük takım çıkınca rakip sahaya gidiyor. Çok zaman da bu düzende sürprizler can yakıyor. Galatasaray oyuna güçlü bir kadro ile çıktı. Amaç sakata kötü bir sonuç almadan gruptan çıkmayı hemen hemen garantilemekti. Nitekim işi ciddi tutan Galatasaray, 23 dakikada skoru 3-0'a taşıdı. Gollerin ikisini atan, birinde de asist yapan Barış sağ kanatta iyi top taşıdı ve olumlu ortalar yaptı.
Disiplini bozmadılar
Denizli Belediye, Galatasaray'ın seviyesinde bir takım değil. Ancak Denizli Belediye kısa paslı oyunda son derece başarılı bir ekip. Birçok defa bu oyunla Galatasaray'ı terletti. Ama sonucu belli maçta fazla yapacağı bir şey de yoktu. İlk yarıda Galatasaray'da hata yapan azdı. Ben Barışı, özellikle Caner ile Mehmet Topal ve Arda'yı beğendim. Sarı-kırmızılıların oyun disiplini hiç bozulmadan sürdü. Son yirmi dakikada Nonda iki, Arda ve Uğur birer gol kaçırdı. Galatasaray ikinci yarıya tek değişiklikle başladı. Caner çıktı yerine genç oyuncu Emre Çolak girdi. İlk yarıda atılan gollerden olsa gerek Galatasaray da bir durgunluk ve rahatlık vardı. Bu arada Aykut'un çeldiği topu Volkan kafayla gol yaptı ve durum 3-1 oldu. 4. golde güzel olan altyapıdan çıkan Emre Çolak'ın attığı nefis penaltı golüydü. Emre bununla yetinmedi beşinci golü de atınca büyük alkış aldı. Emre Çolak'ı beğendim. Bu haliyle bile A takımda rahat oynar. Sonuçta Galatasaray gruptan çıkmayı büyük ölçüde garantiledi.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.