Gürcan Bilgiç

Gürcan Bilgiç

27 Temmuz 2016 | Çarşamba

Pereira ve strateji!

Geçen sene bu zamanlarda Shakhtar Donetsk maçı için heyecanlanıyorduk. 70 milyon euro'luk transfer yapılmış, Vitor Pareira'nın "bir" dediği "iki" edilmemiş, hatta 8 milyon euro'ya Josef de Souza bile alınmıştı.
Takımın ihtişamına, teknik adamın katkısını beklediğimiz iki maçta da hevesimiz kursağımızda kaldı. İki maça da aynı takım ve taktikle çıkmıştı Vitor Pareira...
Sonrasında Shakhtar'ı takıma anlattığı analiz toplantısını duyduk.
Facianın da ötesindeydi. Başka takıma transfer olan futbolcular için "dikkat etmeliyiz" diyordu analizcisi.
Sezon bitti, hüsranlar yaşandı, olaylara şahit olduk ve bir kanıya vardık. Bizim gibi birçok kişi ile aynı fikirde olmayan Aziz Yıldırım'dı.
Şimdi aynı zeka ama farklı bir kadro ile çıkacak Monaco karşısına.

Pozisyon vermeyelim de
Özellikle defansa iyi oyuncular alındı. Salih Uçan'ın orta sahanın "beyni" olmasını bekliyoruz elbette. Önemli oyuncular eksik. Bu nedenle takımın ön taraftaki etkinliği de azalacak.
Yani; kaliteli bir kadrosu ve sistemi olan bir ekibe karşı, strateji oluşturmak gerekiyor. Tek önceliği "rakibe pozisyon vermemek" olan bir teknik adam görüşü ile de, Fenerbahçe'nin stratejisini tahmin etmek çok güç değil.

***
Korkunun ötesi
Aziz Yıldırım hazırlık maçından sonra, Şampiyonlar Ligi elemesinde de en ucuz bileti 120 lira olarak belirledi. Bu tavır aslında "maça gelmeyin" demektir.
Sahadaki başarısızlık, kaliteden beklenen performansın ortaya çıkmaması, hatalı tavırlar, boşa harcanan paralar ve UEFA'nın kulübe el koymasından sonra, Aziz Yıldırım en önemli varlığından da vazgeçti; taraftardan.

Taş uzaklardan gelmez
Stat, yıllardır Fenerbahçe'nin en önemli gelir kapısı. Yayın gelirinin de üstüne çıkan performansıyla, bütçenin lokomotifiydi. Boşa harcanan milyon euro'ları da getiren, bankalardan alınan kredileri de "kefil" olan, hep koltukların dolmasıydı.
Birileri "git" diyecek diye, takımın en önemli gücü, kulübün temel finansman kaynağı "askıya" alındı.
Bunu yapan da "Fenerbahçe'ye kimse zarar veremez" diyenler.
Boşuna "taş uzaktan gelmez" dememişler.

***
Oyunun aklı

ki etaplı maçların ana fikri "anlar"dır. Riski en az düzeyde alırsınız.
Deplasmanda oynuyorsanız, kontrolü düşünür, "anı" beklersiniz.
Ev sahibiyseniz, rakibin sahasına topu taşır, kontrollü oynar ve "anı" beklersiniz. Bir gol bile çok önemlidir.
İçerde iseniz; yemeyeceksiniz, Dışardaysanız, atacaksınız.

Adanmış kadro lazım
Monaco maçını da Fenerbahçe'nin farklı yaşamaması gerekir.
Defansif kurgusu ve alışkanlığı, zaten tedbir oranını yükseltiyor.
Bu nedenle S alih Uçan ile Emenike'nin birlikteliğinden çıkacak sonucu bekleyeceğiz.
Nani ve Caner gittikten sonra kornerlerin etkili kullanılması veya duran top organizasyonlarının da nasıl olacağı önemli.
Monaco'yu elemek için, "adanmış" bir kadro gerekiyor. Eğer üst düzey mücadele yaşanırsa, penaltılar bile yolun sonunu belli edebilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor