Kocaman risk

Ligin en az gol yiyen üç takımından ikisinin maçıydı.
Fenerbahçe Stoch'u sola, Raul'ü hucum arkasına monte etmiş, Cristian ve Sow dışarda kalmıştı.
Daha ilk dakikadaki penaltı sadece 15. maçta ilk golü yedirmiyor, ayarı da bozuyordu.
Ortalar hem az, hem isabetsizdi, verkaç yoktu, ilk şutu 19. dakika Meireles attı.
İlk ciddi pozisyon ancak 23. dakikada Kuyt ile bulunabildi.
Sorun rakip kaleye sırtı dönük oynayamayan dört hücumcunun varlığıydı.
Onlar topu önlerine istiyor ancak takımda bunu yapacak adam da bulunmuyordu.
İlk yarının son iki dakikasında bulunan iki pozisyon karambol pozisyonlarıydı.
Yine de penaltıdan başka pozisyonu olmayan Kasımpaşa'ya karşı baskılı oynamak bu skoru getirmemeliydi.

Sow'un golü kremaydı

Kocaman denemişti ama yeni düzen tutmamıştı. Yine de 15 dakika daha inat etti ama 60'tan sonra doğruyu buldu.
Sow girdi, Webo'nun üstündeki stoper baskısı kalktı.
Cristian girdi, Emre'nin yanına gelen Meireles geriden oyun kurabilmeye başladı.
Maçın başından beri etkili olan Gökhan doğru zamanlamalı paslarla etkili bindirmelere başladı. Fenerbahçe oyunu tamamen Kasımpaşa sahasına yıktı. Önce duran top golü, sonra da penaltı galibiyeti getirdi. Sow'un golü işin kremasıydı.
Sonuç: Aykut Kocaman bu takımla ya iki doğru kanat adamı kullanıp 4-4-2 oynayacak, Sow ve Webo'yu bir arada kullanacak ya da 4-2-3-1 gidecekse Emre'nin yanına Meireles, hücum arkasına da Salih'i cesaretle monte edecek.
Çünkü takımda tempo var, hırs var ama gole gitme becerisi yok.