Geçtiğimiz günlerde Florya'da yapılan bir antrenman sırasında F.Bahçe Marşı melodisiyle çalan cep telefonu Arda Turan'ı kızdırmıştı. Arda, G.Saray'ın kaptanı... Sarı- kırmızılı ekibin kalbi olan Florya'da çalan F.Bahçe Marşı'na tepkisini göstermiş. Bunu çok normal buluyorum. Arda kaptanlığını yapmış, içindeki G.Saray sevgisini ortaya dökmüş. Peki, bu durum F.Bahçe Samandıra Tesisleri'nde yaşansaydı, hangi sarı-lacivertli futbolcu bu tepkiyi verirdi? İşte esas konumuz bu. Uzun süredir Samandıra'da kaybolan F.Bahçeli ruhu! Neredeyse bütün antrenmanları izliyorum. Çalışma yapan futbolculara baktığımda "Arda gibi" takımına sahip çıkacak, hakkını savunacak tek bir oyuncu göremiyorum. Hepsi başka bir alemde! Arda'nın yaptığını komik, anlamsız, gereksiz, popülist bulanların aksine içinde G.Saraylı ruhunun olduğuna inanıyorum. Hangimiz bir ortamda tartışma konusu açıldığı zaman takımımızı savunmuyoruz? Burada kavga çıkarmaya, iki büyük kulübün arasına nifak sokmaya çalıştığımı sanmayın. Amacım iki takım oyuncularının ruh halini ortaya çıkarmak sadece.
Kazım, Santos, Bilica... Tuncay Şanlı'nın gidişiyle Samandıra'da tamamen kaybolan F.Bahçeli ruhunun bir an önce yeniden inşa edilmesi gerekiyor. Yoksa başarının gelmesi gerçekten çok zor... Futbolcular sadece F.Bahçe'yi şampiyon yapmak değil, "F.Bahçe markasını" gelecek nesillere taşımakla görevlidir. Kelepçeli seks partileriyle, gece alemleriyle gazete sayfalarında yer alan oyuncular çocuklarımıza nasıl örnek olacak? F.Bahçe yönetimi, transfer yaparken sadece futbolculuk özelliklerine bakmamalı... Asırlık çınara yakışacak, marka değerini yerlere düşürmeyecek, ahlaklı futbolculara yönelmek şart. Avrupa'da transfer edilecek oyuncuların her şeyi didik didik ediliyor. Yıllarca izlenerek, ince eleyip sık dokuyarak karar veriliyor. İstanbul'a ayak basar basmaz soluğu gece kulüplerinde alan Kazım, Santos, Bilica mı F.Bahçeli ruhunu savunacak? Bayrağı ileri taşıyacak? Güldürmeyin beni!