Sezon başında büyük paralar ve büyük umutlarla transfer edilen futbolcular yıl boyunca manşetleri süslerler. Bu süsleme iyi ya da kötü şekilde olur. 2009'un hayal kırıklığı yaşatanlar listesine şöyle bir bakarsak başta Nihat Kahveci'yi görürüz. Nihat astronomik bir ücrete imza attı ama seneyi sadece tek asist ve tek golle tamamladı. Aynrı şekilde Tabata da öyle. İsmail Köybaşı kötü bir sezon geçirmese de "Bu kadar para verilir mi?" diyenler çoğunlukta. Ya Elano'ya ne demeli? Geldiğinde neler yazılıp çizildiğini bir hatırlayın bir de şu ana bir göz atın! En büyük sükse Mehmet Topuz'daydı. Onu da sadece Twente'ye attığı golde hatırlıyoruz.
Peki ya Sercan? 11 milyon euro değer biçilen genç golcü çerçeveyi sadece iki kere bulabilmiş. Trabzon, Gökhan Ünal'a 6 milyon euro fiyat biçiyor. Gol kralları listesine bakıyorum ilk 5 sıra hep yabancı. Peki bizimkiler nerede? Sonra da diyorlar ki niye yabancı alınıyor? Niye alınmasın. Milli formayı doğru dürüst giyemeyenlerin 10 milyona kapı açtığı piyasada 500 binlikler iş yapıyorsa benim de tercihim onlardan yana olur.