Doç. Dr. Vehbi Altunçul: Domuz gribi; öksürme, hapşırma yoluyla, hatta bağırırken ve konuşurken bile geçebilir. Tokalaşma esnasında da yayılabilir.
Domuz gribi konusunu enine boyuna araştırırken, İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deney Hayvanları Araştırma Laboratuvarı Müdürü Doç. Dr. Vehbi Altunçul'un bilgilerinden de yararlandık. İşin uzmanı Altunçul, rehber niteliğinde açıklamalarla konuya ışık tuttu.
- Domuz gribi nedir? Altunçul: Grip hastalığını yapan virüsler
A, B, C olarak üçe ayrılır. Mevsim değişikliği ile ortaya çıkan burun akması ve hapşırmayla kendisini gösteren bildiğimiz grip A Grubu içindedir. H1N1 (domuz gribi) denilen tür de A Grubu içinde yer alır. İnsanlarda ve hayvanlarda görülür. Melez bir virüstür. Yani 4 ayrı türün karışımıyla ortaya çıkmıştır. Bu türlerden ikisinin, domuzlarda hastalık yapan virüsten oluşması nedeni ile bu ismi almıştır. Dünya Sağlık Örgütü, bu gribin etmenini 'A tipi H1N1' virüsü olarak adlandırmaktadır. Dünya Hayvan Sağlık Örgütü ise menşei itibariyle 'Kuzey Amerika' virüsü olarak ifade etmektedir. Dünyaca bilinen adı ise 'Domuz Gribi'dir. Yani, daha açık söylemek gerekirse; kuş, insan, domuz gribinin karışımı ile ortaya çıkan bir virüstür.
- Nasıl yayıldı? Altunçul: Kanada'daki domuz çiftliğinde görevli olan bir bakıcının, Meksika'dan dönüşünde domuzlara bu gribi bulaştırdığı duyulmuştur. Bu çok ilginç bir vakadır. Çünkü dünyada ilk defa insandan hayvana bir virüsün bulaşması söz konusu olmuştur.
- Hangi yollarla bulaşır? Altunçul: Aslında bildiğimiz gribin bulaşmasıyla aynı yolu izler. Virüs; öksürme, hapşırma, bağırırken, konuşurken ortaya çıkan tükürük damlacıkları ile insandan insana aynı diğer grip gibi kolaylıkla geçebilir. Solunum yolu ile yayıldığı gibi, öpüşme ve tokalaşma ile de bulaşmaktadır. Ayrıca virüslü yüzeylere temas da bu hastalığın yayılmasında önemli etkenlerden biridir.
- Sigara ve kol tetikler mi? Altunçul: Bu hastalığın seyrinde ikincil enfeksiyonlar ortaya çıkar. Örneğin zatürre gibi. Çok fazla sigara içilmesi, akciğerleri olumsuz yönde etkileyip yıpratmaktadır. Bu virüs de böyle ortamları çok sever ve rahatlıkla yerleşip enfeksiyona neden olarak zatürreyi tetikler. 20 yıl boyunca günde bir paket sigara içenin bronşiyollerinde ve alveollerinde (akciğerlerinde) 7 kilogram katranın birikmesine neden olur. Bu da akciğerin direncini düşürerek hastalıklara açık hale getirir. Yani anlayacağınız, domuz gribi gibi virüslerin oraya yerleşip gelişmesi daha kolay hale gelir. Alkol ise tahribatını karaciğerde yapar. Vücudumuzun fabrikası olan karaciğer, 'sentezleme' görevini yerine getirirken zorlanır ve vücudumuzun hastalıklara direnci düştüğü için domuz gribi de kolayca yerleşebilir. Yani, sigara içen ve alkol kullanan birinin domuz gribine yakalanma riski diğerlerine göre çok daha fazladır.