Beklenti nedir? Gerçekleşmesi beklenen şey! İnsanların farklı beklentileri vardır; yaşamla, işle, sağlıkla ilgili... Kurumların da beklentileri vardır; büyümekle, kaliteyle, başarmakla ilgili... Beşiktaş'ın da beklentileri var, daha doğrusu Beşiktaşlıların... Başkanın, yöneticinin, hocanın, futbolcunun, personelin, taraftarların.. Hepsinin de 'ortak' beklentisi başarı elbette! Başkan liderlik , yöneticiler idari, teknik heyet sportif, futbolcular kazanma, personel maddi, taraftarlar ise mutluluk anlamında... Peki geçen sezonu iki kupayla kapatarak camiasının beklentilerine cevap veren Beşiktaş'tan, bu sezon ne bekleniyor? Elbette aynı başarıyı tekrarlaması, hatta daha da fazlası... Ancak puan cetvellerine bakıldığında; ne Süper Lig'de, ne de Şampiyonlar Ligi'nde beklentilerin karşılanamadığı gözleniyor.
Mazeret bulmak kolay Buna gerekçe olarak sayısız neden ortaya atılabilir. Hatta herkesin, bulunduğu mevkiye ve yaptığı işe göre mazeretleri vardır: Başkan: Beni hep yalnız bıraktılar! Yönetici: Başkan beni hiç dinlemedi ki! Hoca: İstediğim oyuncuları almadılar! Futbolcu: Paramı zamanında yatırmadılar! Personel: Maaşımı ödemediler! Taraftar: ??? Peki bu sorumlu insanlar, bunlardan biri bile eksik olduğunda 'başarı'nın gelmeyeceğini bilmiyorlar mı? Bilmez olurlar mı, hatta en iyi onlar bilirler, ama söylemek işlerine gelmez. Peki taraftarlar 'beklentisinin karşılığını alamadığı zaman' ne yapacak? Kime dert yanacak, kime isyan edecek, kimden destek alacak! Kimse çıkıp da "Taraftarın tepkisi haksız kardeşim" diye mızmızlanmasın. Ne yapacaklar? Beraberliğe alkış, mağlubiyete alkış, hezimete alkış, borçlara alkış... "Asırlık Çınar yıkılıyor." Ona bile alkış! Ben Beşiktaş taraftarının yerinde olsam, bir maçta 90 dakika boyunca 'sadece alkışlarım.' Takım kazansa da fark yese de alkışlarım. Hem de hiç durmadan... Belki o zaman anlarlar!