G.Birliği dün namağlupunvanını korumak Trabzonspor ise deplasman başarısına bir yenisini eklemek için sahaya çıktılar. Trabzonspor maça atak başladı. İlk yarım saatte rakibini sağlı sollu ataklarla adeta abondone edip iki gol buldu. Maçın en ilginç yanı golcülerin asist yaptırmasıydı! Futbolda bir kural vardır. Gol atmak beceri işidir, attırmak ise kültür işidir. Trabzonspor ilk otuz dakika içerisinde bu beceri ile kültürü birleştirip alkışlandı. Ancak ikinci golden sonra savunmaya yönelik oyun tarzının bedelini ağır ödedi. Oyundan düştü, disiplinden koptu. Mücadeleyi savunmasının önünde yapmaya başladı. Böyle olunca da rakip üstünlüğü eline geçirdi. İlk yarın son on beş dakikasında oyun Gençlerbirliği'nin kontrolüne geçince Trabzonspor'un yediği gol de kaçınılmaz oldu. Broos sahaya değişik bir kadro ile takımını çıkardı. Savunmanın kenarına Song'u alması bizim için sürpriz oldu. Biz burada uyarımızı yapıyoruz. Ama tercih elbetteki teknik yönetimin.
İyi sorgulanmalı Oynadığı her maç futboluna biraz daha artı koyarak çıkış yapan Gabriç oyunun bu hareketli bölümünde başarılı bir grafik çizdi. İkinci yarıda ev sahibi takım Trabzonspor'a göre daha iyiydi. Oyunu risk edip orta saha ile birlikte Trabzon'un sahasına forse etti. Buna mukabil Trabzonspor'un karşı taktiği de yerindeydi. Gökhan Ünal'ı çıkarıp yerine Serkan'ı oyuna aldı. Gençlerbiriliği'nin geliştirdiği her atak bordomavili takımın defans oyuncuları tarafından bertaraf edildi. Bu yarıda Gençlerbirliği, Trabzonspor'a göre üstün göründü ama öyle net gol pozisyonu da bulamadı. Şimdi, sorgulanması gereken konu; bir takım ki 2-0 galip durumdan (hem de deplasmanda) beraberliği zor kurtarabiliyorsa o takımda, yanlış olan, yanlış oynayan veya yanlış giden bir şeyler var demektir. Bu yanlışları da teknik ve idari kadro bulup, düzeltici ve iyileştirici tedbirler acilen alarak takımı o doğrultuda motive etmelidir. Hadi bakalım öyleyse!