Bir takımın iyi futbolla skoru lehine çevirebilmesi için, rakibinin dengesini bozması, yüksek tempoyla çabuk oynaması gerekir. Yüksek tempolu ve çabuk oyunu 90 dakikanın geneline yaymak, kazanmanın büyük ölçüde garantisidir. 2-0 kazanılan Antalyaspor maçında kaleci Hakan, rakip savunmanın toparlanmasına fırsat tanımadan yaptığı degaj atışıyla Nihat'ın pasında Holosko'nun golü atmasını sağlamıştı. Hakan, golle sonuçlanan bu çabukluğunu gösterdiğinde, dakika 73'tü. Çabukluk ve beceri isteyen bu tür gollerin atılması için maçın sonları beklenmemeli. Beceri ve yetenekler, maçın genelinde devreye sokulmalı!
Tabata desteği Zorlu rakiplerin direncini kırmanın yolu hücum futboluna yatkın futbolcu zenginliğidir. Nobre, Bobo, Nihat, Holosko, Tello, Batuhan, Serdar Özkan, Tabata'dır. Önemli olan bu etkili silahları yerinde ve zamanında kullanmaktır. Bu ülkede hücum futbolu uygulayıcılarının önderi olan ve bazen üç santrforla oynama cesaretini gösteren Mustafa Denizli, nedense Bobo'yu sol çizgide kullanarak, Beşiktaş'ın gol verimini düşürüyor! Sol ayağını kullanamayan Bobo'nun, çizgide hücum etkinliği olmaz, olmuyor. Oysa Tello ve Serdar Özkan, etkinliği yüksek çizgi futbolcularıdır. Bu futbolcularla Bobo-Nobre santrfor ikilisine özellikle akışkan kanat organizasyonlarıyla zengin pozisyonlar üretilerek, Beşiktaş'ın gol kısırlığı ortadan kaldırılabilir. Dahası 4 maçta 6 puan kaybının olduğu boş tarafındaki bardağın bir de dolu tarafına bakalım... Son vuruşlarda biraz şans, biraz beceriyle sonlandırılacak gol kısırlığı Beşiktaş'ın zirveden yaklaşmasını durduracaktır. Gaziantepspor maçında ilk yarım saatten sonraki futbolla bu ışık görüldü. Bu ışık orta sahadaki hücuma dönük etkili futboluyla Beşiktaş'ın gol kısırlığını bitirecek olan Tabata ile güçlenecektir!