Bu saatten sonra gelecek futbolcunun faydası olmaz. Olacak kalitede futbolcu da zaten Trabzon'a gelmez. O maliyetleri kulüp ödeyemez. Geçen sene tükenen kasa o ihtiyaca karşılık veremez. Ne çabuk unutulur, idmansız, takıma uyum sağlayacak, şehri, yemeği havasıHer eksik performansa bir mazeret, bildik menajer ağzı. Bırakalım elin yoğurdunu, bizim ayranın tadına bakalım. Ekşitmeden, serin serin içmenin peşinde olalım. Mevcut kadronun sınırda kullanılmış olmayışı beni umutlandırıyor. Geçen senenin bazı oyunları, hazırlık maçlarının bölüm bölüm futbolu zirve yapabilir. Mevcut malzemeden maksimum verim alma becerisi hesabı tutturabilir. İyi gidiyor Hugo hoca. Söylemiştim, duymayacak, görmeyecek, danışmayacak, etraftan etkilenmeyecek, sadece kendi bildiklerini uygulayacak. Maçların özelinde sorun çıkmadı. Her uygulamaya olumlu cevap aldı. Bayrak açan isyan eden olmadı. Haftaya esasına giriyor futbol. Maç başılar, primler, kariyer, kimlik mücadelesi devrede. Özel oyunların adanmışlığını göreceğiz. Her uygulamaya boyun eğen iş ahlakını izleyeceğiz. Oynaması gerekenler ile oynamayı hak edenler arası Hugo adaletini takip edeceğiz.
Rakiplerde bir şey yok Adam işinin ehli, 30 günde tüm yapıyı değiştirdi. Takım savunması, hücum isteği her bireyin katıldığı boyutta. Eksik adım atan kulübeye çekiliyor. İşte futbol bunu söylüyor. Yazıların içinde çokça tarif etmişiz, beraber kazanıp beraber harcama meselesi. Oluyormuş demek ki... Rakiplerin abartıldığına bakmayın. Farklı olan bir şey yok ortada. Daha henüz bir Hagi, bir Şota ya da Hooijdonk alan yok. Aynen Trabzon da olduğu gibi senenin başı ve herkes işine tam sarılmış. Futbol içi hesaplar devreye girmedi henüz. O sebepten daha bir diri görünüyor bedenler. Futbol için yaşayan, futbol adaletini üzerine yapıştıran öne çıkacak. Yani demek istiyorum ki; "Sen neyi istiyorsan o senin için hazırdır." Ufak işleri bırakıp hedefi büyük tutmayı becermeli. Büyük olsun ki vurması kolay olsun...