* Rijkaard'ın çıkardığı takım bana fantazi gibi geldi. Tobol'u ciddiye almamış ama Tromsö maçında olanları hepimiz gördük... * Biraz sabırlı olmak gerekiyor ama sabrın bedeli erken ödenmeye başlanırsa Rijkaard'ın alacağı yara büyük olur... * Benim için hayal kırıklığı Alparslan'ın kırmızı kart görmesidir. Bu olay G.Saray'da yönetim olmadığını bir kez daha ortaya koydu...
_Sezonu erken açan Galatasaray, ilk resmi maçını Tobol ile oynarken, Rijkaard'ın gençleri tercih etmesi ve ortaya konulan kötü futbol eleştiri konusu oldu.
Siz Rijkaard'ın kadrosunu nasıl buldunuz? Rijkaard'ın gençleri tercih ettiği kanısında değilim! Gençleri tercih ediyor olsaydı bundan önceki maçların en göze batan iki futbolcusu vardı: Emre Çolak ve Uğur Uçar. İkisi de harika toplar oynuyorlardı. İkisiyle de başlamadı oyuna. Emre hiç oynamadı. Uğur da Alparslan'ın kırmızı kart görmesi üzerine oyuna alındı. Yani gençleri tercih eden hocanın gençlerin en iyisini kenarda bırakmasını anlamanın imkanı yok. O zaman gençleri tercih ettiğini söyleyemeyiz. Kendi kafasına göre bir takım yaptı, genç yaşlı ayrımı yapmadan kendi düşüncesine göre oynattı. Sahaya çıkardığı takım bana biraz fantezi gibi geldi. Bana Tobol'u ciddiye almıyor gibi geldi ki yanlış; futbolda böyle bir şey yok. Tromsö'yü ciddiye almayan Galatasaray'ın başına neler geldiğini gördük! Şu anda Galatasaray tur atlamış falan değil. Yeni bir Rijkaard fantezisi Galatasaray'a çok pahalıya mal olabilir. İlk maçında ağır bir eleştiri yapmak istemiyorum. Rijkaard dünyanın sevdiği saydığı isimlerden bir tanesi. Ama teknik direktörlükte frekans uyumu çok önemli. İspanya Milli Takımı'nın hocasını alıyoruz Türkiye'de dökülüyor, Türkiye'den kovduğumuz adam gidip İspanya Milli Takımı'na hoca oluyor. Böyle matrak işler olabiliyor. Onun için biraz sabırlı olmak gerekiyor. Bu sabrın bedeli erken ödenmeye başlanırsa da o zaman Rijkaard'ın alacağı yaralar çok büyük olur. Yeni bir Feldkamp faciası yaşamamalı Galatasaray.
_İlk izlenimlerinizin negatif olduğunu ama kendinizi frenlediğinizi hissediyorum. Negatif düşüncelerimi tutmaya uğraşıyorum. Mesela bu Rijkaard'ın ikinci senesinin ilk maçı olsaydı, yeri yerinden oynatırdım. Kendi kendime sakin olmak için büyük telkinlerde bulunuyorum. Bir de tabii senin şansın Tobol maçının ertesi günü değil aradan 3-4 gün geçmesi. Biraz daha sakinleştim. O maçın üzerine arasaydın bu kadar soğukkanlı olmazdım.
İLİŞKİSİNİ KESERDİM _Tobol karşısında şans bulan ve geleceğin isimleri olarak görülen gençlerin performansı camia üzerinde ve basında hayal kırıklığı yarattı. Hayal kırıklığı yarattığını düşünmüyorum. Benim için hayal kırıklığı Alpaslan'ın kırmızı kart görmesidir. Bu Galatasaray'da yönetimin olmadığını bir kere daha ortaya koyuyor. Takımın en genci, hakeme itirazdan nasıl kırmızı kart görür? Ben Galatasaray'ın başkanı olsam, Adnan Polat'ın yerinde olsam, o gün Alpaslan'ın ibreti alem için ilişkisini keserdim Galatasaray ile. Çok kıymetli bir futbolcu, büyük bir yetenek ama ilişkisini keserdim. Bazı kelleleri keseceksin, başka kelleleri kurtarmak için. Çıt yok. O maçtan bu yana ne Galatasaray'ın başkanından, ne futbol sorumlusundan, ne de ne yaptığı belli olmayan Adnan Sezgin'den çıt çıktı!
BÖYLE ŞOV OLMAZ Bu Tobol on para etmez bir takım. Orada 10 kişi kalıyorsun. Yarın on para eder bir takımla oynarken 10 kişi kalırsan ne olacak, hakeme itirazdan!.. Senenin ilk maçta eline böyle bir fırsat geçmiş kes Alparslan'ı, gönder PAF'a, bitti. Hadi göreyim bakalım bir tanesi hakeme saldırsın. Bu utanmazlık. "Ben bu takımın en genciyim. Bana düşmez" deyip efendi efendi oynayacağına hakemin üzerine saldırarak 'Ben Galatasaray forması giymeye ne kadar layığım' demeye uğraşıyorlar. Böyle bir şov, böyle bir gösteri olur mu? Keser atarsın PAF'a, nereden geldiğini anlamaz Osmanlı tokadının!.. O zaman da kadroda geri kalan 27 kişi pabucun ne kadar pahalı olduğunu görür. Ama Galatasaray'da yönetici yok. Galatasaray'da yönetici yok. Bir daha söylüyorum; Galatasaray'da yönetici yok. Al bir Adnan'ı, vur öteki Adnan'a... İşte ortadaki sonuç bu!..
_Bu görülen gereksiz kartlara, agresif tavırlara 'Hırs, mücadele, savaşma isteği' gibi bir sebep uydurmak doğru olmaz herhalde!.. Hayır, hayır, hayır. Alparslan sadece ağabeylerinden öğrendiği gibi şov yaptı. 'İyi Galatasaraylı olduğunu göstermenin yolu hakeme saldırmaktır!' gibi bir anlayış içinde.
KANATTA VERİMLİ _Arda, 10 numarayı giydi ama nerede oynaması gerektiği konusunda tartışmalar var. Kanatlarda Arda ile birlikte Kewell ve Keita gibi iki önemli isim daha var. Arda 10 numara gibi ortada mı, yoksa yine kanatta mı oynamalı? Galatasaray bir oyun kurucu alamazsa mecburen Arda'yı orada kullanacak. Böyle olursa hem Galatasaray, hem Arda kaybedecek. Arda'nın verimli olduğu yer kanattır. Ama Galatasaray'ın bir oyun kurucuya ihtiyacı var. Eldekilerin içinde en uygun adam Arda. Mecburen orada oynatıyorlar ve Arda'ya yüzde 100 verimli olacağı yerde değil, yüzde 50 verimli olacağı yerde görev veriyorlar. Hem Galatasaray iyi bir oyun kurucuya sahip olmuyor, hem de Arda gibi bir kanat oyuncusundan mahrum kalınıyor.