Siyah-beyazlı kulübün, gece yarısı operasyonuyla Nihat Kahveci'yi renklerine bağlaması sadece Türkiye'de değil, İspanya'da da çok büyük yankı uyandırdı.
Mehmet Topuz olayından sonra derin bir sessizliğe bürünen Beşiktaş beklenen patlamayı Nihat Kahveci ile gerçekleştirirken, bu transfer hem Türkiye'de hem İspanya'da büyük yankı uyandırdı. İspanyol gazeteciler, Beşiktaş'ın yıldız futbolcuyu Villarreal'den almasını "Büyük iş" diye yorumlarken, yönetim de Nihat'a görkemli bir imza töreni düzenlemeye hazırlanıyor.
Beşiktaş, yıllığı 2.5 milyon euro'dan 4 yıllık anlaşma yaptığı tecrübeli oyuncuya, İnönü Stadı'nda binlerce taraftarın önünde imza attıracak. Siyah-beyazlılar, Nihat'ın imzasını benzeri görülmemiş bir şova çevirerek, ezeli rakipleri F.Bahçe ve G.Saray'a mesaj verecek. Nihat ise "Çok heyecanlıyım, İnönü'ye çıkacağım anı sabırsızlıkla bekliyorum" dedi.
***
İmzayı attırdı!
İzmir'deki otelde yapılan ilk görüşmede Nihat, ne 'Evet' ne de 'Hayır' diyemedi Milli yıldız; Demirören'in ısrarı, eşinin de onayını aldıktan sonra teklifi kabul etti.
FOTOMAÇ okuyanlar, Beşiktaş'ın Nihat Kahveci operasyonunu herkesten bir gün önce öğrenmenin ayrıcalığını yaşadı... Çarşamba günü öğlen yapılan ilk görüşmeden, gece yarısı 01.15'te biten operasyona, başkan Demirören'in Swissotel Grand Efes'in 9. katındaki "uğurlu" odasında atılan imzadan, patlatılan şampanyaya kadar
tüm detaylar Türk spor medyasının lideri FOTOMAÇ aracılığıyla bir gün önceden okurlara duyuruldu. Bugün de okuyucularımıza, bu transferin satır aralarında kalmış tüm detaylarını aktarıyoruz. İşte İzmir'de gerçekleşen müthiş transfer öyküsünün en ince ayrıntıları...
MÜSAiT MiSiNiZ BAŞKANIM? SAAT 11.00: İzmirli olan eşi Pınar için Kuşadası'ndan İzmir'e gelen Nihat Kahveci, iki hafta önce zor durumda bıraktığı başkan Yıldırım Demirören'in gönlünü almak adına telefona sarılır: "Başkanım ben de İzmir'deyim. Uygunsanız ziyaretinize gelmek istiyorum." Bu saatlerde İzmir Beşiktaşlılar Derneği'nin Hatıra Ormanı organizasyonunda olduğunu belirten başkan, "Öğleden sonra yanıma gel" der... SAAT 13.00: Öğlen saatlerinde otele ulaşan başkan Demirören, kendisini bekleyen yönetici arkadaşlarından, "Benim biraz işim var. Siz oturun, ben odaya çıkıyorum" diyerek izin ister. Ardından Nihat ve menajerini arayarak, "Ben oteldeyim, gelebilirsiniz" diyerek kapıyı yeniden açar. SAAT 14.00: İlk transfer harekatında başkan Demirören'i zorda bıraktığını bilen Nihat, içeri girer girmez konuşmaya başlar: "Başkanım, siz benim ağabeyimsiniz. Buradan giderken de, Real Sociedad'da da hep destek oldunuz. Kalbimdeki yeriniz ayrı. Ben de sizin bir kardeşinizim. Size ve Beşiktaş'a bir saygısızlığım olmaz, olamaz. Elde olmayan sebeplerle sizi kırdıysam özür dilerim, böyle bir niyetim yoktu!" SAAT 14.30: Nihat'ın bu sıcak yaklaşımı (İspanya'daki ilk görüşmede Villerreal'i çözdükten sonra telefonla arattığı Nihat'tan 'olumsuz' cevap alması üzerine elindeki telefonu Mario Berk ve Murat Kuş'un gözü önünde parçalayan) başkan Demirören'i yumuşatır. Duygusal bir yapıya sahip olan başkan, Nihat'ı affettiğini söyler. Bu arada espresso kahvelerini yudumlarken sohbet koyulaşır ve Yıldırım Demirören, milli futbolcunun gözlerinin içine bakarak, "Sana çok kızdım, ama teklifim hâlâ geçerli. Biliyorsun Villarreal'den olumlu cevap aldım. Sen 'tamam' de hemen bu işi bitirelim. Sen Beşiktaşlı Nihat'sın. Bu kapı sana her zaman açık. Gel bu işi bugün burada bitirelim" diyerek teklifini yineler...
NiHAT'IN GARDI DÜŞTÜ SAAT 15.00: Bir anda neye uğradığını şaşıran Nihat, "Başkanım, bunların bilincindeyim. Türkiye'de Beşiktaş'tan başka takımda oynamam. Ancak kendimle ilgili çözmem gereken sorular ve bulmam gereken cevaplar var. Villarreal'in satış listesinde değilim. 2011'e kadar sözleşmem var, ben istemedikçe de gönderemezler. Ancak sizin teklifinizi düşünüyorum. Ailemle ve kulübümle bir görüşmem gerek" yanıtını verir. Başkan Demirören ani bir çıkış yaparak, "Ben Villarreal'le görüştüm. 4.2 milyon euro'ya hem de iki yıl geri ödemeli anlaştım. Seni isteselerdi bizimle masaya oturmaz, satışına bu kadar kolay izin vermezlerdi. Bunlar seni istemiyor ama biz istiyoruz. Dön yuvana, hep beraber mücadele edelim. Oradan kazandığın parayı da veririm. Bu işi iyi düşün, uzatma" diyerek Nihat'a son derece cazip teklifini yapar. SAAT 15.30: Nihat'ın gardı düşmüştür... Artık Villarreal'in onu tutmaya niyetli olmadığını anlamıştır. Yıldırım Demirören'e, "Başkanım eşimle ve kulübümle konuştuktan sonra size kararımı bildiririm" der. Başkan yine araya girer: "Kulübünü hallettim, sen 'evet' de Villarreal'e bir telefon açar, bu işi sonuçlandırırım." Transfer görüşmeleri iyice ısınmaya başlamıştır. Nihat "Tamam" dememiş, ancak kendisine 'yuvaya dönüş' kapıları sonuna kadar açılmış olduğuna inanmıştır artık.. Nihat o an "Evet" deseydi, başkan Yıldırım Demirören İzmir'deki çifte şampiyonluk balosunda Nihat'la sahneye çıkıp, transferin bittiğini müjdeleyecek ve pastayı birlikte kesecekti. Milli yıldız süre isteyince bu plan gerçekleşmedi. Ama Demirören, Nihat'ı ikna ettiğine inanıyor ve aklından şunlar geçiyordu: "Bu iş bitti, olmadı Fethiye'deki gecemizde açıklarız!"
SİZ NEREDEN ÇIKTINIZ? SAAT 16.20: Toplantı iyice rahatlamıştı. Sohbet artık Barcelona'nın 'uzay' takımı olduğundan, Christiano Ronaldo'nun astronomik transferine bile gelmişti! Nihat ve menajerini yolcu eden başkan Demirören, ardından lobideki yönetici arkadaşlarının yanına indi. Nihat da kimseye görünmeden çıkmak için arka kapıyı kullandı. Ancak foto muhabirlerimizin kendisini beklediğinden haberi yoktu. Art arda çekilen resimler sırasında Nihat'ın şaşkın bakışları her halinden belli oluyordu. SAAT 17.00: Başkan Yıldırım Demirören, Nihat transferiyle ilgili yönetici arkadaşlarına bile "Nihat yanıma geldi ve nezaket ziyareti yaptı, özür diledi" dedi. Daha önce yaşanan olaylar nedeniyle, bu kez "temkinli" olmayı seçmişti başkan. Bu arada Nihat'ın menajeri Murat Kuş da benzer bir açıklama yaparak olayı geçiştirdi. Bu arada Yıldırım Demirören, İspanyolları bir kez daha arayarak, 4.2 milyon euro bonservis bedeli anlaşmasını yeniden onaylattı. SAAT 18.00: Bu arada FOTOMAÇ, başından bu yana sürdürdüğü takipçiliği bırakmadı. Sabırla, Nihat'tan gelecek cevabı bekledi. Nihat, önce Villarreal kulübüyle görüştü. Kendisini Beşiktaş'a verme konusunda ciddi olup olmadıklarını, satmayı düşünüp düşünmediklerini sordu. Gelen karar onu da şaşırtmıştı: Gidebilirsin! SAAT 20.00: Nihat, "Satış listesinde değilim" dediği kulübünün kendisine "gidebilirsin" demesi üzerine önce menajeri Murat Kuş ile durum değerlendirmesi yaptı. İkili, İspanya'ya geri dönmelerinin doğru olmayacağı yönünde görüş birliğine vardıktan sonra; yıldız futbolcu Türkiye'ye dönmeye sıcak bakmayan eşi Pınar ile baş başa görüştü. Bir saatin ardından eşini de ikna eden ve rızasını alan Nihat, son kararını verdi: Beşiktaş'a dönüyorum!