Fenerbahçe, bir inat uğruna, sadece kendi değerlerini değil, ülkenin futbolunu da yaktı. Mehmet Topuz için, 50 milyon TL'lik bir yükün altına giren takım, ülkenin transfer dengesini de bozdu. Şimdi en sıradan futbolcunun apoleti bile astronomik. Ankarasporlu Ediz, 2 milyon euro'dan bahsediyor. Volkan Demirel doğaldır ki, Mehmet Topuz'un aldığı ücreti istiyor. Hele lig başlasın, siz o zaman görün ücretler arasındaki uçurumun yansımasını. Bursasporlu Sercan için kulübünün belirlediği rakam, bir felaketin anonsu. Transferdeki gövde gösterisinin bir bedeli olacaktır kuşkusuz. Yakılan orman herkesi yakar.
***
Fenerbahçe'de tek kişilik yönetim biçimi, bu kulübün çok şeyini aldı. Ve alacaktır da... Galatasaraylı Servet, 500 bin dolar karşılığında Sivasspor'a hediye edilmişti. Şimdi Marsilya'ya transferi için 8 milyon euro konuşuluyor. Fenerbahçe, küçük fedakarlıklarla elinde tutabileceği adamları, kapris uğruna kaybederken, yıllarını da kaybetti. Avrupa düşlerini de. Daum geldi ya, takımı üç yıl üst üste şampiyon yapacak. Bu Daum, Fenerbahçe'yi iki kez şampiyon yaptı da ne oldu? Ne olduysa, Daum gittikten sonra oldu. Filmi başa saranlar, Fenerbahçe'nin başına sardıkları belanın hesabını da verir diye düşünmeyin. Hesapsız kitapsız transferin cesaret kaynağı da sağlam! Arkası da...
***
En çok garibime giden, Fenerbahçe'nin imaj danışmanı Alp Üstüngör'ün, Mehmet Topuz'dan Beckham yaratması için göreve çağrılması. Altyapıdan çıt yok. Yarınlara yönelik yatırımın esamesi bile okunmuyor. Ama transferin ikiyüzlü kahramanı Mehmet Topuz'a starlık eğitimi. Ne yani, bu adam Fenerbahçe ruhunun yeni kaptanı mı? Ona alfabeyi yeniden mi okutacaklar? Dostoyevsky'yi mi tanıtacaklar? Uyuduktan sonra üzerini örtecekler de, ondaki cehaletin üzerini nasıl örtecekler? Fenerbahçe'nin varlığı, Mehmet Topuz'un yokluğuna armağan olacaksa... Bırakın Mehmet Topuz, Beckham olsun. Hayallerin de toprağı bol olsun!
***
Cehaletin merkez üssünde bunlar doğal. Böylesine para içinde yüzen ve her nimetten yararlanan futbolcuların, cehaletini traşlamak için, kılını bile kıpırdatmadığı bir ülkeyiz. Beşiktaş'ta kondisyoner Stefano Morreno, yerli futbolculara çalışma programı gönderiyor. Program İngilizce. Trilyonluk futbolcular tercümanlık bürosu arıyor. Zavallı Morreno, hangi ülkede kondisyonerlik yaptığını nereden bilsin! Bizim popüler futbolcularımız, dert yanmayı iyi bilirler de... Cehalet onları azarlarken, nedense hiç gocunmazlar!
***
Kulüplerin vergi borçlarının, hükümetler tarafından affedildiği yegane ülkeyiz. Haklarımız haram olsun! Dünya Üçüncüsü A Milli Takım futbolcularına toplam 23 milyon TL ceza gelmiş. Aldıkları 368'er bin liralık primin vergi cezası. Hem kahraman olup, hem prim almak varsa... Bunun da bir bedeli olsun.