Aslında iş kolay, fakat etraf zora sokuyor. Olmadık beklentiler sıkıntı veriyor. Hayal ile gerçeği bir ayırabilse ülke futbolu iş çözülecek. Her yazan, konuşan olay cereyan ettikten sonrasına yorum yapıyor. Her kelimesi "Olsaydı, olmasaydı" ile bitiyor. Hepsi hayal. Olabilir de olmayabilir de... O hayallerin içinden kimse geçemez. İşte Hidding, Löw, Aragones, Del Bosque, Tigana, Lazzaroni, Likens ve Brigel o sebepten kovuldu. Profesyonel liglerde hocalık yapıyorum. Sadece başkan olsa kolay, her kafadan ayrı ses çıkıyor. Talepleri karşılamak mümkün değil. Dahası söylediklerinin aslı astarı yok. Daha dün, yorgancı Kemal ile muhabbet ettim. Tam 10 dakika Trabzonspor'un oluru üzerine yorum yaptım. 11. dakikada pes ettim. Çünkü o ana kadar bir kelimede anlaşamadık. Burada bir terslik var.
Trabzon'da çalışmak kolay Kaç kelime oldu hâlâ meramımı anlatamadım farkındayım. Ya bu futbol nasıl bir şeydir ki herkes onu biliyor? Kendi söylediğinden başkasını kesinlikle reddediyor. Üzerime gelen bir yöneticiye "Size futbolla ilgili vahiy mi geliyor?" demek zorunda kalmıştım. Ofspor'lulara selamım olsun. 6 ay da olsa orada çalışmış olmamı referans olarak veririm. Başkan ve değerli yöneticilerini bıraktım, bir keresinde rastladığım deli Kemal'leri bile "Hoca uç forvet oyna uç " demişti. Sayın başkan, ne söylediğimi çok iyi anladınız biliyorum. Eriksson da gelse, Zaccheroni de olsa fark etmez. Sınırı olmayanlar, ne bildiğini bilmeyenler bulur bir kusur. Aşağıdan yukarı baktığımda, Trabzonspor'u çalıştırmaktan daha kolay bir şey olmadığını görüyorum. Ahmet Özen kardeşim yaptı. 5 maçta 4 galibiyet. Kaybettiği takım da Fener... Yenebilecek kadar da oynadı. Abartmayalım şu işi. Yabancı hocanın kuş kondurmayacağını çok iyi biliyorum. Siz sadece hocanın çalışma şartlarını kolaylaştırın. Etrafın hayallerinin etkisinden koruyun. Sistem, taktik, antrenman bilimi her futbol adamının malumu. Dahası elinizdekinin değerini hatırlayın. O forma, o tribün, o sevgi yolu açar. Ve de defolu harekete rağmen ligi 3. bitiren bir kadro var elinizde.
