Fenerbahçe'nin kongresi örnek bir hava içinde ve rekor katılımla geçti. Ve beklendiği gibi Aziz Yıldırım'ın açık farklı galibiyetiyle sonlandı. Neticede Fenerbahçe kadar Türk sporu da kazandı. Önce sevgili başkandan başlayalım. Oylamaya katılan 6 binden fazla azadan bin 200'ünün rakibinin lehine oy kullanması, başarılı çalışmalarına rağmen bu üyelerin memnun kalmadığını ortaya koymuştur. Büyük desteğe güvenerek aynı ortamda yürümek, gelecekte memnuniyetsizlerin sayısını artırabilir. Bunun için de açıklanan programın tam olarak uygulanması gereği ortaya çıkar. Yıldırım kongre öncesi medyayla diyalog yaparken "İyi bir menajer gereği" konusuna, "Bana isim verin, kim olsun?" sorusu ile cevap verdi. İşte aday:
İşte Serhat Akın farkı Tecrübesi, ismi, lisan bilmesi, dünya futbolunu tanıması, taraftarca sevilmesi ile (Eğer Fenerbahçe için kabul etme fedakarlığını gösterirse) eski başkan Ali Şen'den iyisi bulunamaz. Ona tam yetki verip futbolun başına getirmek, Fenerbahçe'de devamlı başarıların da başlangıcı olur. Söz verilen üst üste şampiyonluk da ancak bu şekilde sağlanır. Bu arada Aziz Yıldırım'a karşı kongreye gelen, yapılanları az veya eksik bulan Şadan Kalkavan ve arkadaşlarına da görev düşüyor. 3 madde halinde özetledikleri programlarını detayları ile yönetime aktarmalı, onların da uygun bulduğu ve yararlı gördüğü konuların uygulanmasına yardımcı olmalıdırlar. Aziz başkana bir uyarım var. 'Kadıköy Boğası' Serhat Akın'la kat kat fazla ücret ödenerek alınan Deivid'in ne kadar farklı olduğu, pazar akşamı Serhat lehine ortaya çıktı. Ufak hatalar veya dedikodular yüzünden kaliteli futbolcuları harcamaktan vazgeçmek Fenerbahçe'ye yarar getirecektir, unutulmasın.