Kongre, F.Bahçeli futbolcuların da havasını değiştirdi. İnsanın "Keşke şu kongre sezon başında olsaydı" demesi geliyor. Futbolcular, biten kongrenin arkasından Konyaspor maçına öyle bir başladılar ki bizler de şaşırdık. "Yahu kardeşim, bugüne kadar nerelerdeydiniz" dedik. Aziz Yıldırım'ın tekrar başkan olmasından sonra futbolcuların o kadar içten oynamalarını biraz da yadırgadım! "Acaba" dedim, "Başkan tekrar seçildi. Elimizden geleni yapalım da Fenerbahçe'de kalalım" düşüncesinde miydiler de bu kadar güzel oynadılar? Onu bilemiyorum. Yalnız bildiğim tek şey var, kimse heveslenmesin. Fenerbahçe'nin kıymetini gittikleri kulüplerde çok daha iyi anlayacaklardır! Maçta Güiza'nın golcülüğünü tekrar gördük. Bu adama büyük haksızlık yapıldı. Yanlış kurulan sistemde Güiza iş yapamadı. İspanya'da 27 gol atan bir futbolcunun, Türkiye'de 54 gol atmalıydı. Aynı şekilde Semih de öyle. Bu değerleri kullanamayan düşünce, Fenerbahçe'yi bu hale getirmiştir. Devre arasında yaptığım hesaplara göre, Fenerbahçe'nin normalde Konya maçında şampiyonluk turu atmalıydı. Dün akşam Fenerbahçe'nin Konya'yı yenmesi küme düşmemek için oynayan takımları çok mutlu etti. Ama Fenerbahçeliler mutlu oldu mu? Ligin sondan birinci haftasında Fenerbahçe şampiyonluk mücadelesi vermeliydi. Neyse bu sene olanlar oldu. Yapacak bir şey yok. Önümüzdeki sezona bakacağız.
Sözümüz bitmedi Artık bu maçın taktiğine-tekniğine girecek halimiz yok. Biz işe Fenerbahçe açısından baktığımız zaman, çok şeylerin değişeceğine inananlardanız. Bunlar da değişmeli. Eğer ki yukarıda Sivas ve Trabzon şampiyonluk mücadelesi veriyor, Fenerbahçe de onları aşağıdan seyrediyorsa elbette söyleyecek çok sözümüz vardır. Onları da zamanla söyleyeceğiz. Dünkü maç bir telafi maçıydı ama elbette hiç birimizi mutlu edecek şekilde tamamlanmayan sezonun Kadıköy'deki son maçıydı.