Sezon başında Trabzonspor taraftarları arasında anket yapılsa "Takım bu sezon şampiyon olur" diyenlerin oranı yüzde beşi geçmezdi. Çünkü kulüp iki yıllık kötü yönetimin sonunda ekonomik açıdan dibe vurmuş ve kadronun büyük bölümü de değişmişti. Trabzonspor taraftarlarının büyük bölümü Sadri Şener ve yönetiminin yaptığı geleceğe yönelik icraatlarına destek vermiş, birkaç yıl içinde bu takımın şampiyonluğa oynayacağına inanmıştı. Ama kurulan yeni takım, Ersun Yanal'ın da akılcı yönetimiyle kısa sürede kendisinden beklenmeyen bir aşama gösterdi. Geride kalan 23 haftanın 19'unda Trabzonspor'un Süper Lig puan cetvelinde ilk iki sırada olduğunu söylersek bordo-mavili ekibin yaptığı işin ne denli önemli olduğu daha iyi anlaşılır. Trabzonspor'un her maçta ortaya koyduğu yürekli futbol, taraftarın beklenti çıtasını da yükseltti. F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş'ın sezon içinde yaşadığı dalgalanmalar da bordomavili taraftarları şampiyonluk havasına soktu. Zaten ne olduysa ondan sonra oldu.
Eski hastalıklar nüksetti Taraftar şampiyonluk havasına girmeye başlayınca oyuncular üzerindeki kazanma baskısı da iyice arttı. Denizli mağlubiyetinde psikolojik etkenlerin rolü oldukça fazlaydı. Trabzonspor, Avni Aker'de oynadığı iki maçı kaybetmesine rağmen hâlâ şampiyonluk yarışının içinde. Hafta sonunda oynanacak Galatasaray maçı bu yolda çok kritik bir viraj. Denizlispor ve Konyaspor mağlubiyetlerinden sonra bordo-mavili camiada eski hastalıklar nüksetmeye başladı. İki yenilgiyle hava birden değişti, futbolculara ve teknik direktöre eleştirilerin dozu sertleşti. Oysa takımın en fazla desteğe ihtiyaç duyduğu bu dönemde daha sağduyulu davranılması gerekiyor. Yoksa bugüne kadar yapılan olumlu işlerin bir anda silinip gitme tehlikesi var. Trabzonspor'u seven, başarısını isteyen herkesin bu konuya özen göstermesi şart.