Alex bir başkaydı Sivaslılar bana kızıyor, garip laflar ediyor ama işte gördüler; takım iyi yönetilmiyor F.Bahçe'ye geldiğinden beri ben Alex'in bu kadar hırslı oynadığını görmedim
_Son haftalarda büyük eleştiriler alan Fenerbahçe, iki kere geriye düşmesine karşılık lider Sivas'ı mağlup ederek ligdeki yarışa dahil oldu. O maçta Sivas iki kere öne geçti. Peki öne geçen Sivas, toplam kaç dakika galip oynadı: 3 dakika. Bu neyi gösterir: 1- Sivas'ın ne kadar yanlış oynadığını. 2- Fenerbahçe'nin ne kadar hırslı oynadığını. Bunların ikisi de doğru. Sivas'ın aslında iyi yönetilmediğini, bu noktada olmasının Sivas'ın başarısından çok diğer takımların çok kötü, çok başarısız olmalarından kaynaklandığını her hafta söylüyorum zaten. Sivaslılar kızıyorlar. 'Benim bu işten anlamadığımı' iddia ediyorlar. Garip garip laflar ediyorlar. Ama işte gördüler. Fenerbahçe'ye karşı 2 defa galip duruma geçip de topu topu 3 dakika galip oynayabiliyorsan eğer 'sen nasıl iyi bir takımsın' bana bir anlat. Bir hatayı bir kez yaparsın, tamam ama aynı hata iki kez yapılır mı? Fenerbahçe mağlup oynamaya tahammül edecek bir takım değil. Hemen geriliyor ve çok kötüleşiyor. Sivas'ın galip oynadığı süre uzamaya devam etseydi biraz, bu hakem bile ikinci sarıyı çıkartmak zorunda kalırdı. Bu hakem bile!.. Ama Fenerbahçe'ye böyle bir mutsuzluğu yaşatamadı Sivas. 2 kez öne geçmesine rağmen anında Fenerbahçe golü attı. Ekmeğine yağ sürdü Fenerbahçe'nin. İkinci yarının hemen başında anlamadığın iki değişiklik (Sylla, Musa-Murat Erdoğan, Onur) yaptı!.. Niye yaptı o değişiklikleri? Ne bekliyordu o değişikliklerden? Sivas'a hangi katkıyı bekliyor? O iki yanlış değişiklik yüzünden de Balili'yi sokabilmek için takımın en iyilerinden Sezer'i çıkarmak zorunda kaldı. Bülent Uygun'un teknik direktör olabilmesi için daha çok ekmek yemesi lazım. Sivas'ı şampiyon yapması zor. Bu takımı herkes yenebilir.
EMRE DE COŞTU Fenerbahçe'deki fark Alex'ti. İlk 45 dakikadaki Alex'i ben Fenerbahçe'ye geldiği günden beri görmedim. Bu kadar hırslı, bu kadar koşan, bu kadar yenilmez ve bu kadar oyuna katkıda bulunan... Alex, kendini ilk defa ekonomik kullanamadı. 45 dakika sonunda bitti. Maçın ikinci yarısında yürüdü. İkinci devrede de Fenerbahçe'nin büyük şansı, geldiği günden beri topa vurmayan Emre sahneye çıktı. Vay vay vay. Yani Galatasaray'ın Avrupa şampiyonu olduğu yıllardaki Emre, ikinci yarıda sahadaydı. Birinci yarıda Alex, ikinci yarıda Emre, Bülent Uygun'un Sivas'ını darmadağın etmeye yetti. Mesele bundan ibaret. Bundan sonra rakipler Sivas mı olur, bundan sonraki maçlarda Alex ve Emre böyle mi oynar, bilemiyorum!
_Maçın ardından herkesin kafasında 'Futbolcular maç mı seçiyor' sorusu vardı. Tek maçlık çıkışların sebebi bu olabilir mi? Bunu söylemek ucuz laf. Hangi takım olursa olsun. Ligin lideriyle oynuyorsa başka bir havada oynar. Galatasaray'ın Bordeaux ile oynamasıyla, ertesi gün Konya ile oynaması bir mi? Sivasspor ligin açık ara lideri değil de küme düşmeye oynayan bir takım olsaydı Fenerbahçe böyle bilenmiş çıkar mıydı sahaya!.. Bu kadar basit. Futbolun gerçeklerini unutup, bir takım arkadaşların büyük bir şey keşfetmiş gibi böyle şeyler ortaya atmalarına da çok şaşırıyorum.