- Dereli'nin G.Saray'ı nasıl doğradığını, Çakır'ın ise F.Bahçe'yi nasıl savunduğunu görmemek için insanın kör olması gerekir
- Özgener için "Altaylı değil, hasta Fenerli" diye mailler gelince gülüp geçmiştim ama gerçekten de Altaylı değil Fenerliymiş
- G.Saray'ın 7 maddelik bildirisini çok kibar buldum. Çok daha ağırını hak etmişti bu Özgener federasyonu ve kurulları
Hakem kararları bu haftaya damga vurdu. Galatasaray- Kayseri maçında Dereli, Lincoln'e gösterdiği iki sarı kart nedeniyle, Belediye-Fenerbahçe maçında ise Çakır yönetimi, yardımcı hakemler ise ofsayt kararlarıyla tartışma yarattı. Benim bunlara 'hakem' demeye dilim varmıyor.
Çünkü 'hakem' çok kutsal bir sözcük. Bunlar kutsallığı bırak işi ayağa düşürdüler. Ligin ilk yarısında felaket bir halde büyük takımlar üzerine oynuyorlardı ve küçük takımları harcıyorlardı. Israrla üzerlerine gittik. İkinci yarının ilk haftasındaki Galatasaray ve Beşiktaş maçlarını görünce bir an mutluluk duydum. 'Nihayet her takıma eşit davranıyorlar' diye. Ama arkasından Fenerbahçe maçıyla başlayarak gelişmeleri izleyince sadece Beşiktaş ve Galatasaray'ın temizlendiğini, Fenerbahçe'yi korumaya yönelik himayelerin aynen devam ettiğini gördüm. Galatasaray'ın yayınladığı 7 maddelik bildiriyi çok kibar buluyorum. Çok daha ağırını hak etmişti Mahmut Özgener federasyonu, bu Oğuz Sarvan MHK'si ve bu hakemler. Futbol Federasyonu açıklamasında, Galatasaray'ın bildirisine "Hezeyan" demiş. "Hezeyan" bir hakaret sözcüğüdür. Futbol Federasyonu'nun Galatasaray gibi bir kulübe hakaret etme hakkı yoktur. O federasyon yönetimi yarın kongre ile gider ama Galatasaray ebediyen yaşar. Galatasaray Yönetim Kurulu bir yanlış yapmışsa, senin disiplin kurallarının içindedir, disiplin kuruluna gönderirsin. O Galatasaray Yönetim Kurulu kişisel, kurumsal hakaret etmişse mahkemeye verirsin. Ama sen ona karşılık olarak hakaret edemezsin. Öylesine gözleri dönmüş ki federasyonun cevabını okurken birden bire, "Aa bu Aziz Yıldırım üslubu" dedim.
HİÇ ÜMİTLENMEYİN Aziz Yıldırım çünkü muhaliflerinin uyarılarına böyle cevaplar veriyor. Başta internet sitesinde. Zaten 'Bu federasyonu Mahmut Özgener değil Aziz Yıldırım yönetiyor' lafları dünyada dört dolanırken bu üsluba da şaşmamak elde değil. "Nihayet bir Anadolu çocuğu, bir Altaylı başkan oldu, çok mutluyum" demiştim bana İzmir'den mail yağmıştı. "Hıncal ağabey yanılıyorsun. Mahmut Özgener Altaylı değil, hasta Fenerli" diye... Gülüp geçmiştim. Ama şimdi ne yazık ki 40 yıllık dostum Mahmut'u tanıyamamışım. Gerçekten Altaylı değil, Fenerbahçeliymiş. Galatasaraylı taraftarlara söylüyorum: Hiç şampiyonluk heveslerine falan kapılmasınlar. Eğer UEFA'da yarışma fırsatı bulabilirlerse şükretsinler hallerine... Çünkü bu federasyon, bu MHK, bu gözlemciler ve temsilciler kurulu karar vermiş, Galatasaray'ı yaşatmayacak. Selçuk Dereli'nin Galatasaray'ı nasıl doğradığı, Cüneyt Çakır'ın da Fenerbahçe'yi nasıl savunduğunu görmemek için insanın kör olması lazım. Yardımcı hakemler ofsaydı süzdüler süzemediler, bilmem. O olaylarla Cüneyt Çakır'ın bir alakası yok. Yardımcı hakem, kenarda koşmaya devam ederken Cüneyt Çakır'ın oyunu durduracak hali yok. Ama onun dışında maçta verdiği kararlara inanamadım!.. Bu kadar mı tek taraflı yönetilir maç, bu kadar mı bütün yorumlar Fenerbahçe lehine verilir. 'Mahmut'u oyundan atayım' diye çırpındı. O Emre nasıl kart görmeden oyunda kaldı bana bir söylesin. En son Gökhan'ın 2. sarı karttan kırmızı kart gördüğü pozisyonda kart görmeyecek iki adam varsa Tjikuzu ile Gökhan'dır. Çünkü daha önce benzer bir olayda Cüneyt Çakır kenara çekilip seyretti, ardından yanına çağırıp 'Yapmayın böyle çocuklar" dedi ve uyarıda bulundu. Bu defa olayı büyüten kim? Tjikuzu ile Gökhan neredeyse el sıkışmak üzereyken arkadan Tjikuzu'yu boğazlar gibi saldıran Emre. Ey Cüneyt Çakır utanma olur insanda ya!.. 'Aziz Yıldırım'ın özel evladı' diye Emre'yi himaye eden bu kadar hakem yetmedi de bir de sen mi çıktın ortaya!.. Ben böyle şey görmedim!..
LİNCOLN'Ü SEVMEM Lincoln'e 6 dakika arayla gösterilen iki sarı kartla ilgili değerlendirmeniz nasıl? Lincoln'e verilen ilk sarı kart yerden göğe doğru. Lincoln bu pisliği her zaman yapıyor. Bu yüzden Lincoln benim sevmediğim oyunculardan bir tanesi. Profesyonelce adamın ayağına, kendi ayağını taktı ve çelme süsü verip kendini yere attı. Onu süzmek ve kart göstermek harikaydı. Ama Alex her maç yapıyor aynı şeyi. Alex'e çıkıyor mu kart? Beni kızdıran bu... Kurallar Galatasaray'a uygulanıyor, Fenerbahçe'ye uygulanmıyor. Ben ne dedim: "Akıllı hakem çalmadığı ve göstermediği kartlarla ihanet eder futbola. Yanlış düdük çalmak, yanlış kart göstermek geri zekalılıktır. Kimseye bir şey anlatamazsın. İşini kaybedersin, her ay milyarlarca gelirden olursun. Ama akıllıysan eğer çalmadığın ve göstermediğin kartlarla oyunun gidişatını belirlersin."
