Doğrudur, Trabzonspor iki maçtır çok kötü oynuyor. Zira en çok eleştirilen tarafı da budur. Bizler bile hayret ediyoruz, bir takım dört maçlık süreç içerisinde bu kadar değişim nasıl yaşayabilir? Ama ne yazık ki sahadaki görüntü bizlere bunu göstermekte. Olayın bir başka boyutu ise kötü oyuna rağmen alınan sonuçlar. Futbolda geçerli olan da bu değil mi? Eğer Trabzonspor çok iyi oynayıp da bugünkü aldığı sonuçları almamış olsaydı, şimdi puan cetvelindeki yeri çok daha alt sıralarda olmuş olacaktı. "Hep böyle devam eder mi" diye soracak olursanız, mutlaka kötü oyuna bir yerde 'dur' denilecektir. Bu da kenar yönetiminin işi. Bakınız kenar yönetiminin saha içerisindeki oynanan futbola ne kadar etken olduğuna dair şöyle bir örnek vermek istiyorum: Trabzonspor, Beşiktaş maçında hem kötü ve hem de mahkum oynuyordu. Bunun nedenlerini araştırmaya kalksak birçok sebep bulabiliriz ama ben iki tane neden vermek istiyorum.
Kolay rakip görülebilir Öncelikle Beşiktaş karşısında sahaya sürülen kadro, o maçın ilk 11'i değildi. Serkan mutlaka ilk 11'de çıkmalıydı. Bunun yanında Umut'un 2. yarıda oyundan alınışı ise hataların tuzu biberi oldu. Beşiktaş'ın oyuncu değişikliğine karşın Yanal gerekli hamleleri yapamamıştır. Bunun yanında Beşiktaş'ın ikinci yarıdaki değiştirdiği taktiğine yine bordo-mavililer karşı taktik uygulayamadılar. Trabzonspor müthiş kötü oyununa rağmen bir derbi maçından yenilgi almadan çıkmış görüldü. Gelelim yarınki Denizlispor maçına... Kolay rakip görülebilir. Unutmayın iki hafta öncede Ankaragücü de kolay rakip olarak görünüyordu. Ama maçın nasıl geçtiğini, Trabzonspor'un galip gelmesi için neler yaşadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. Şimdi "Denizlispor maçı ihmale gelmez" diyorum, gelirse "Trabzonspor ikmale kalır" diye de uyarıyorum.