Geçen maç muhteşemdi bordo-mavililer. Ersun hoca, tarzının tam olarak dışa vuruşunu seyrettik. Teorinin pratiğe dönüşüne tanık olduk. İşte bu farklılık, hocayı tercih edilen yapıyor. Onun altın bileziği bu. Çamura da düşse bozulmuyor. Önemli olan futbolcu grubunun itaat etmesi. "Zor oyun" bunun adı. Sadece futbol için yaşayanlar becerir. En ufak bir kopma, sistemi aksatır. Yüksek kondisyon istiyor. Başlangıçtan itibaren oyunun içinde olmayı gerektiriyor. Bir kaçak ya da sahte hamle zinciri kopartıyor. Sorsan her futbol adamı "evet biliyorum" der. Fakat uygulatmak kolay değil. Öncelikle futbolcu grubunu inandıracaksın. Sadece hocanın sistemi olmaktan çıkarıp tüm ekibin doğrusu olarak kabul ettireceksin. Problemin fazlasını çözdü Ersun hoca. Herkes Trabzon'un nasıl oynayacağını biliyor. Kayıp ya da kazancın sebebi net olarak anlaşılıyor. Yorumlar sağlıklı çıkıyor camiadan. Gol sahasındaki yetersizliği herkes kabul ediyor. Orta sahaya usta ihtiyacı biliniyor. Olmayan sol ayaklı kenar oyuncusu eksiği görülüyor.
Forvet fazlalığı eritilmeli İşte en önemli nokta burası. Senelerce aldığından kaybeden Trabzonspor bu işi nasıl görecek. Performansı tartışılır olan Gökhan, Umut, Yattara ve İsaac ne olacak? Muhtemelen gelecek olan golcü yüksek maliyetli olacak. Forvet fazlalığı bir şekilde eritilmeli. Tavsiyem dördünü birden elden çıkarmak. Ben derim ki Hakan Şükür gibi, Hooijdonk'un Fenerbahçe'de oynadığı dönemlerdeki gibi rol üstlenecek bir santrfor. Rakip için tehdit oluşturacak bir isim. Kâğıt üzerinde kolay bir rakip Bursaspor. Son maçlarda çok pozisyon veriyorlar. Güvenç hocanın sistemi gereği, topa sahip olduklarında ileri uzun vurup orta saha çizgisine çıkıyorlar. Denizlispor'da tutturmuştu hoca. Bursa'da onu anlayan bir futbolcu yok. Şimdilik yolculuk dibedir. Son maç performansına benzer bir futbol Trabzonspor'u galip getirir. Kayseri maçı benzeri ürkek, korkak, kabuğuna çekilmiş Trabzonspor bir puan bile alamaz. Veriler, gollü bir maç olacağını söylüyor. Beklediğim sonuç Trabzonspor'un galibiyeti.