Aurelio gitmiş, Aragones'in ilk sezonu, tamam. İyi de Denizlispor da ikinci hocasıyla yola devam ediyor ve Yusuf gibi bir beyinden yoksun. Ayrıca Süleymanou, Gökhan Güleç gibi önemli isimlerini kaybetmiş. Yetmez, son üç-dört sezondur menajeri, hocası ve futbolcularının büyük bölümü hak ettikleri paranın yarısını bile alamıyorlar. Bu çıplak gerçeğe rağmen, kaleye organize gitmekte, hatta net bir gol pozisyonu bularak üstün görünen taraf Denizlispor'du. Neden? Çünkü az biraz korkmasına rağmen Ümit Kayıhan, Aragones'e oranla rakibi daha doğru analiz etmiş, takımını daha iyi motive etmiş. Yani, teknik direktör katkısında Denizlispor önde ilk 45'te.
Dede 6 aydır uyuyor! Kazım yeteneklidir. Yeteneğe sempatiyle bakmak da gayet insanidir. Ama yetenekli olsa bile, eğer tutarsızsa bir futbolcu, öncelikle teknik direktörler tavrını netleştirmelidir. Sağı solu belli olmuyor ki Kazım'ın. Tanrı aşkına Gökhan- Kazım'dan ziyade, Gökhan- Deivid ikilisinin Fenerbahçe'ye katkı yapacağını bir teknik direktör 6. ayına girerken nasıl göremez. Hem de oyunun iki yönünü oynayabilen ve ofansif yönü daha güçlü Emre, Deivid ve İlhan gibi özellikli futbolcuları dururken, Kazım'a bu kadar kredi tanımak da ne oluyor. Nitekim, Emre ve Deivid'in oyuna girmesiyle, hakem birini vermese de bu iki futbolcuyla iki gol bulduğu gibi, oyunda da üstünlüğü ele geçirdi Fenerbahçe. Hayır, hakemleri eleştirmeyelim diyorum. Ama yılın golü hakem basiretsizliğiyle güme gidiyorsa, biz dünya futbolundaki yerimizi nasıl alacağız ve bizimkilere ait bu kadar bariz hatalar devam ederken, Aragones'in yetersizliğini nasıl öne çıkaracağız.