Ülkemizin halen yaşayan en önemli spor yazarlarından birini, meslek büyüğümüz sayın Kahraman Bapçum'u tanımaya ve hatırlamaya ne dersiniz? 1925'te İstanbul'da doğan Bapçum'un, 1956'da Milliyet gazetesinde mesleğe başlayışı büyük bir tesadüf eseri olmuştur. Abdi İpekçi'nin Kore'de beraber askerlik yaptığı arkadaşı tarafından tavsiye edilmiş ve spor yazarı olarak profesyonel gazeteci olmuştur. Esas mesleği avukatlıktır. Daha sonra eşinin eğitimciliğinden dolayı ülkemizin ilk özel okullarından birinin de kuruculuğunu yapmıştır. Mesleğin çatı kuruluşu olan Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) de kurucularındandır.
Elli yıla yakın gazetecilik yaşamında tam yedi olimpiyatı bizzat yerinde takip etmiş, ismini haklı olarak gazetecilik kariyerinin en üstüne taşımıştır. Namık Sevik ekolünün en önde gelen isimlerindendir. 1940-1945 arası futbol oynamış, bunun yanında atletizm ile de ilgilenmiştir. İyi bir Fenerbahçeli'dir. "Aklı, bilgisi, sunumu güzel olan herkes gazetecilik yapar. Gazeteci olmak için doktor, mühendis gibi eğitim görmek gerekmez" demiş, bunu yazdıklarıyla da ispat etmiştir. Upuzun bir ömür temennisiyle isminin geçtiği her yerde saygı ile anıyor, ölümsüz adını çerçeveliyorum