Galatasaray kupada Kayseri'yi mağlup ettikten sonra Belediye engelini de kayıpsız geçti. Fenerbahçe maçının izlerini silmeye başladığını söyleyebilir miyiz? Benim Galatasaray'la ilgili eleştirilerim devam ediyor. Tabelanın öyle ya da böyle yazması bir şey değiştirmiyor. Galatasaray'ın antrenörü yok. Orada 'antrenör' diye duran adamın futboldan haberi yok. Şimdi Büyükşehir Belediye maçı. Belediye'nin kaç adamı vardı ileride? Bir tane... Bebbe!.. Bebbe dünya çapında bir futbolcu mu? Maradona mı, Pele mi, Platini mi? Böyle bir unvanı, ünü var mı dikkat edilmesi gereken!.. Bebbe'yi Galatasaray'da kaç kişi bekliyordu: 6. 4 savunma, 2 ön libero... Bu şimdi teknik direktörlük!.. Baros ile Ümit Karan'ı yan yana oynatamıyorsun, stoper Meira'yı öne çıkarıyorsun 'Bebbe'yi tutalım' diye. Galatasaray'ın teknik direktörü, Belediye'den bu kadar korkuyorsa o zaman onun Galatasaray'ın başında yeri yok. Çünkü adam Galatasaray'ın, büyüklüğünün farkında değil. Galatasaray'ın oynaması gereken futbolun farkında değil. 'Hele bir gol yemeyelim de sonrası Allah Kerim' diyen bir adamdan Galatasaray'a antrenör olur mu? Bunu sorgulayan hiç kimse yok!.. Medyamız dahil. Gazetelerde okudun mu? 'Ya Skibbe kardeşim, Bebbe'yi niye 6 kişiyle bekliyorsun' diyen bir tane yazı okudun mu? Böylesine bir savunma alışkanlığı, böylesine bir korkaklık medyada var, antrenörlerde var, yöneticilerde var. Böyle bir şey olabilir mi? İnsanda hakikaten biraz utanma olur. Ben Galatasaray'ın hocası olacağım da ileride tek başına gol arayan Bebbe'den korkup 6 tane bek ile çıkacağım ve karşılık olarak tek forvetle oynayacağım. Yok ya!..
FUTBOLU BİLMİYOR O tek forvetin kim peki; Milan Baros. 10 maçtır tıkı yok. Oyunda hiçbir katkısı yok. Jardel'in kötüsü. Jardel atıyordu. Kıyameti koparıyorduk biz. 'Gol atıyor ama futbolcu değil bu kardeşim.' O yüzden de hiçbir yerde oynayamadı zaten. Herhangi bir şekilde Baros'un oyuna katkısını gördünüz mü? Adam geçemiyor, adam eksiltemiyor, hücum pres yapamıyor. Boş boş koşuyor. Hiçbir işe yaramıyor. Hangi maçı istiyorsa, 90 dakika oturup seyredelim Skibbe ile!.. Ne yapmış Baros görelim!.. Ve bana desin ki 'Gol atamıyor ama ben şu özelliğinden dolayı oynatıyorum.' Mesela Hakan Şükür; en kötü olduğu zamanlarda dahi çapraz koşularıyla yanındaki Ümit Karan'a, ya da Necati'ye dünya kadar gol attırırdı. En kötü olduğu zaman dahi... Top ayağında olmadığı zaman en iyi hücum pres yapan adamdı. Karşı karşıya topları dışarı atarken, kalecinin kucağına atarken, tribünler onu ıslıklarken dahi en iyi hücum presi yapardı. En kötü olduğu zaman takımın lideri oydu. 'Hadi arkadaşlar' diyen adam oydu. Bugün hücum pres yapıyor mu Baros; hayır. 'Hadi arkadaşlar' deyip takımı peşinden sürüklüyor mu; hayır. Çapraz koşular yapıp alan açıyor mu; hayır. Niye oynuyor o zaman? Tek forvet olarak niye oynuyor; Ümit Karan gibi bir adam orada dururken!.. Çünkü Skibbe bilmiyor. Gerçekten futbolu bilmiyor.