Köşemizde, burayı anlamlı kılacak, onu izleyenlerin çok şanslı kabul edildiği; top tekniği, top kontrolü üst düzeyde, serbest vuruş ustası bir isim yer alıyor. F.Bahçe'nin ve ülkemizin gelmiş geçmiş en iyi sol savunma oyuncusu, son adamı olan bir abideyi, Alpaslan Eratlı'yı çerçevelemeye, onu hatırlamaya ve daha da yakından tanımaya var mısınız? 1948 yılında İstanbul'da doğdu. Futbola, Cerrahpaşa amatör takımında hücum oyuncusu olarak başladı. Daha sonra İstanbulspor'da profesyonel oldu ve burada da golcülüğüyle dikkatleri üzerine çekti.
Emin Cankurtaran, onu 1973 yılında sarı lacivertli kadroya golcü olarak kattığında, peşinde olan Beşiktaş ve Galatasaray, aslında onun için iki katı parayı hazırlamıştı. O, çocukluk aşkı olan Fenerbahçe'yi seçti. Sarı-lacivertli formayı 414 kez, A MillTakım formasını 29 kez, Ümit MillTakım formasını da 4 kez giydi. Onunla birlikte başlayan "raket gibi" tabiri hâlâ yeni sahibini bulabilmiş değil. Efsane Hoca Didi, herkesin beklentisinin aksine, tanınmış oyuncular yerine onu tercih etti ve ilk defa savunmanın solunda görev verdi. Takım kaptanı Ziya Şengül'ün futbolu bırakmasıyla, sonuna kadar 5 numaranın tek sahibi olarak son adam oynadı. 1982-1983 sezonunda ise futbola nokta koydu. İki kız babası olan efsane isim, hâlen İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde futbol danışmanı olarak görev yapıyor. Onu seyreden şanslı azınlıktan biri olarak "Daha iyisi bulununcaya kadar en iyisi o!" diyorum.