Şaşırmıyorum Bir hafta önce Volkan'ı oyundan atan Abitoğlu, aynı hareketi yapan Beşiktaşlı Hakan Arıkan'ın hareketine devam diyor. Peki o zaman Volkan'ın suçu neydi?
Futbol gerçekten ilginç bir oyun. Kuralları basit, heyecanı büyük, seyretmesi zevkli. Milyonlar boşuna peşinden koşmuyor. Yargılaması da kolay. Herkes kendi eleştirisini rahatlıkla yapabilir. Seyredip de "Ben futboldan anlamam arkadaş'' diyene daha rastlamadım. Yani herkes duayendir. Zaten bu yüzden ne federasyonun, ne kulüplerin yönetim kadrolarında işin mutfağından gelenler yer almazlar. Onlar için önemli olan skordur. Bir bakın bakalım. Daha 4. haftada kaç teknik adam harcanmış. İnceleyin ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız. Aynı şekilde şimdiden satış listesine konulan futbolcular da var. Peki hakemlere ne olacak? Söyleyeyim. Hiçbir şey. "Hep bize saldırıyorlar" dediklerine bakmayın. Kime ne oluyor. Hep aynı isimler meydanlarda.
BU BİR SKANDAL İşte en son Kamil Abitoğlu örneği ortada. Bir hafta önce Ankara'da Fenerbahçeli Volkan'ın hareketine tereddütsüz penaltı çalıyor, bir hafta sonra İstanbul'da Beşiktaşlı Hakan'ın aynı hareketine 'devam' diyor. Yani Abitoğlu, 7 gün içerisinde ya futbolun kitabını yeniden yazıyor, ya da iki takım arasında ayırım yapıyor. Eğer İnönü'deki kararı doğruysa Volkan'ın günahı neydi? Biri bunu açıklasın. Bir futbolcuyu tahrik edip atmak ne kadar kolay değil mi? Bir diğer skandal da Kocaeli'nde yaşandı. G.Saray'ın attığı ilk golde Selçuk Dereli'nin, Nonda'nın Serdar'a yaptığı açık faulü görmemesi akıllara durgunluk verdi. Gerçi beni hiç yanıltmıyor. Bana göre Dereli, güven vermeyen 3-4 hakemden birisi. O yüzden şaşırmıyorum. İşin acısı bu hakemlerimizin, birileri tarafından el üstünde tutulması. İsimler aynı, kararlar aynı, hatalar aynı. Bu düzen ne zaman değişecek diye umarım boşuna beklemiyoruzdur. Ne dersiniz sayın Mahmut Özgener?