Fark yanıltmasın! Emin ellerde olmayan G.Saray tanınmazlığını sürdürüyor. Dün geceki maçın favorisi tabiiki kadro zenginliği gözönüne aldığımızda G.Saray'dı. Hem de 10 eksiğine rağmen. İlk yarı boyunca top hep G.Saray'daydı. Sayıyı atıyorum maç genelinde belki bin pas yaptılar rakibe top vermediler ama bilinçli bir organizasyonla Baros'un ilk golüne kadar bir kez bile Kocaeli ceza sahasına giremediler.. İlk 10 dakikada rakibinin üzerine gelmesini bekleyen Körfez ekibi iki kez G.Saray kalesine indi. Biri ofsayt ile kesildi diğerinde ise Taner ile golünü çaktı. Bir çift sözüm de kaleci De Sanctis'e olacak: 'Tamam be kardeşim... Defansın defolu ama bir top çıkar da takımına güven ver'. Uçtuğu köşeden gol yemesi, şaka gibiydi. Baros'un akıllı golü sahadaki fotoğrafı değiştirdi. Kaleci Serdar Kulbilge'nin gol pozisyonu öncesindeki faul itirazına hakem Selçuk Dereli itibar etmedi, bence de doğruyu yaptı. Sonrasında Baros inanılmaz bir gol daha kaçırdı. Aydın dün gecenin çalışanıydı ama önemli bir eksiği var. Final paslarında son kararını veremiyor.
Defans zafiyeti çözülmeli İkinci yarıda tam bir G.Saray resitali yaşandı. Skibbe'nin Aydın'ı Yaser'le değiştirmesi akıllıcaydı. Sonrasında Volkan'a karşı Alpaslan Erdem'i tercihi de yerindeydi. G.Saray yine ciddi paslaşıyor sürekli rakip kaleye yöneliyor bu kez ceza sahasına giriyordu. Bu fark golleri yağmur gibi sıraladı. Lincoln dün gece herkesin beklediği gibi oynadı, istekli ve akıllıydı. Nonda'ya inanılmaz bir pas verdi Nonda da onu mahçup etmedi. Baros'un üçüncü golü aslında maçı bitirdi. Sonrasında Kewell ustalığını kullanıp çerçeveye 4'ncü golü bıraktı. Farklı skor asla yanıltmasın. G.Saray ne yapıp edip defans zaafiyetini çözmeli. Kolay gol yeme hastalığını atlatılırsa, kolay gol atma avantajı sarıkırmızılı takımı rahatlıkla zirveye taşır.