Seyirciye yazık! 106 milyon euro'luk Fenerbahçe, 6 milyon euro'luk İstanbul BŞB karşısında tel tel dökülüp rakip ancak 9 kişi kaldıktan sonra 2-0 galip geldi. Geçen sene 5 puan kaybederek kendisini şampiyonluktan eden rakibi karşısında her hattıyla dökülen kötü bir futbol sergileyen, 1 metreden sayısız goller kaçıran bu takımı 90 dakika candan alkışlayan seyirciye yazık oldu. İstanbul BŞB'yi yaratan Abdullah Avcı'ya geçmek istiyorum. İsimsiz futbolculardan yarattığı ekip, her hattıyla Fenerbahçe'den üstündü. Eğer lüzumsuz sertlikler yapmayıp, eksik kalmasalardı sarı-lacivertliler dün gece de İstanbul BŞB karşısında puan kaybederdi. İspanya gol kralı Güiza, dün akşam amatör futbolcuların bile çok rahat atacağı 4 tane mutlak golü kaçırarak saç-baş yoldurdu. Onun yerinde kimsenin beğenmediği Kezman olsaydı dün akşam gol krallığına adaylığını koyardı.
Hakem hatasızdı 3 gün önce Partizan karşısında 75 dakika tek kale oynayan takım gitmiş, yerine acemiler mangası gelmiş. Acaba o maçın büyük primi mi böyle bir futbola neden oldu? Hemen belirtelim. Fenerbahçe böyle futbol oynadığı takdirde değil Şampiyonlar Ligi'nde final oynamak, Türkiye'de bile ilk 3 arasına giremez. Yönetim ve Aragones buna bir çare bulmalı, altıpas içinde topları auta gönderen Uğur'un, Güiza'nın ve Carlos'un özel yaşamlarını ele almalıdır. İstanbul BŞB yelpaze gibi açılıp kapanarak, tek top oynayarak ve iyi pas yaparak Fenerbahçe'yi oynatmadığı gibi özellikle 11 kişi oynadığı dönemde futbol dersi verdi. Kanat akınlarını iyi yapamayan, sarı-lacivertlilerin ortadan yaptığı atakları kalabalık defans içinde eriten ve iki kanattan Fenerbahçe defansını zorlayan İstanbul BŞB eğer isabetli şut atan forvetleri olsa 9 kişi kalmasına rağmen goller bulacaktı. Genç hakem Süleyman Abay, korkusuz bir maç yönetip yerinde kartlar çıkararak iyi bir yönetim gösterdi. Araya milli maçların girmesi de Fenerbahçe'nin toparlanmasına yardımcı olacaktır.