Değişen ne var? Olumlu bir hava esiyor, belli ki camia umutlu. Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır. Sayın Şener ve ekibi bu işe yeni başlamış değil. Dahası kulübün gerçek sahibi olduklarını, şan şöhret için gelmediklerini, kalpten inanarak bu köşeden tarif eden de benim. İşi doğru yapma niyetlerinden en ufak bir şüphemiz de yoktu. Meselenin "futbol" olduğunu hiçbir sözün tek doğru olmayacağını bilerek yapalım. İşi oluruna bırakmış gibiler. Senelerdir labirentte yolunu kaybetmiş Trabzonspor'a çıkışı göstermeleri gerekiyor. Şu uygulamanın benzerlerini çok kere yaşadık. Denenmiş, sonuç alınamamış hamlalerle tünelin ucu görülür mü? Burada devrim gerekiyordu. İsme, resme bakmadan tamamen futbol doğruları üzerinden hareket istiyordu. Kaç keredir yazıyorum; sayın Yanal'ın başka kulüp performansı bir yana Trabzonspor'daki haftaları nasıl açıklanır? O performansa mazeret bulanlar sorumluluğu hoca üzerinden atanların beyninde hiç mi şüphe yoktur. 6 ayda eldeki değerleri ıskartaya çıkaran akıl, yenilerle ne eder hiç düşündünüz mü? Biraz daha işin içine girelim; Çağdaş, Ergin, Tayfun'dan vazgeçiliyor yerine Giray, Egemen, Ceyhun alınıyor. Gerçekçi bir anlamda karşılaştırın ve cevap bulun. Teknik anlamda ne fark eder? Bir de zirvedeki rakiplerin yıldızlarıyla karşılaştırın.
Avrupalı iyisini bırakır mı? Türlü övgülerle taraftara anlatılan yeni yabancıları tartıya koyalım. Gelmeden önce, adı sanı duyulmamış futbolcuların çok fayda ettiği nadirdir. Ribery, Aurelio'yu hatırlıyorum. Sonra Trabzonspor'un işini görecek kalitede futbolcuyu bırakır mı Avrupalı? Senin memleketinin en ücra köşesinde 12 yaşındaki çocuğu bulan, o değerleri bırakır mı? Zorla olmaz ki bu iş. 'Bu takım mutlaka başarılı olacak sen görürsün Şirin' demekle nereye varılır? Çok isterim yanılmayı. Yeter ki Trabzon yükselsin! Değişen ne var ki Trabzon'da? Uygulama olarak soruyorum. Bir doğru hamle var es geçmeyelim; kasabamın kulübü (A. Sebat) pilot takım yapılmış, alkışlıyorum.
