4. büyüklük için Ligde hiçbir iddiası kalmayan Trabzon son 5 maçına prestij için çıkacak. "Etliye, sütlüye" karışmayacak konumda olmasına rağmen, bordo mavililerde kazın ayağı hiçte öyle değil. Dört büyük takımdan birisi olan Trabzonspor'un camiasına karşı olan sorumlulukları var. Bu sezon oynadığı 4 derbi maçından sıfır çeken bordomavililer öncelikle istatistiki tabloyu değiştirmeli. Tarihin tozlu sayfaları arasında "2007- 08 sezonunda derbi galibiyeti yoktur" cümlesini yazdırmamalı. Bu fırsat halen kaçmış değil. Büyüklük geçmişteki başarılılarla övünmekle olmaz devamını da gelmeli.. Trabzonspor, İstanbul'da Galatasaray ile karşılaşacak. Bordo-mavili takımı sarı kırmızılıların ligdeki konumu ilgilendirmez.
İşte futbolun güzelliği bu Çok değil birkaç yıl öncesine geri dönersek Fenerbahçe ile Trabzonspor şampiyonluk yarışında ezeli bir rekabet içindeyken hiç bir iddiası olmayan Galatasaray, Hüseyin Avni Aker'de Trabzonspor'u farklı yenerek şampiyonluktan edip gitmişti. Doğrusu da buydu. Futbol sahada oynanır ve biter. Aksi ise şike ve şaibe olur. Bu kez roller değişti. Fenerbahçe ile Galatasaray şampiyonlukta yarışıyor. Trabzonspor ise deplasmanda sarı kırmızılı takımla oynuyor. İddiası yok. Trabzon da "sarı kırmızılı takıma sempati var" söylemlerini çürütecek bir futbol oynamalı, konsantre olmalı ve gereğini yapmalı. Dört yıl önceki faturayı da kesmeli. Futbolun güzelliği de bunu gerektirmiyor mu? Bordo-mavili takım ligin son haftasında evinde Fenerbahçe'yi ağırlayacak. Elbette o gün de geldiğinde tarih sayfası açılacak. Okunacak ve fatura edilecek. Tabi kii saha içinde fair-play kuralları içinde oynanacak. Usta sanatçı Volkan Konak "Herkesin bir derdi var, durur içerisinde" derken bu şarkısını galiba biraz da bu günler için yazmış olmalı.