Servet hayat verdi G.Saray'ın hafta içinde Türkiye Kupası'nda G.Birliği'ne yenildiği maçı izleyen biri olarak Denizli maçı öncesi ciddi endişelerim vardı. Çünkü Denizli ligin en rahat takımlarından biri. Düşme korkusu yok, isterse çok rahat kapanabilen ve rakibe kolay kolay pozisyon vermeyen, iyi bir kontratak takımı. İlk 20 dakika zaten G.Saray'ı kitlemeyi bildi. Cimbom'un bu dakikaya kadar tek olumlu pozisyonu Mehmet Topal'ın 20 metreden şutu oldu. Hasan da 24'te golü atınca G.Saray erken şoka girdi. G.Saray'ın kapanan takımlara karşı üretebildiği bir sistemi yok... Doldur boşaltlarla rakibi yormayı tercih ediyor, genelde de sonuç alamıyor. Akcan iyileşen Hakan Şükür ile Mehmet Topal'a forma vermiş, sürpriz şansını Okan Buruk'tan yana kullanmıştı. Okan'ın sadece attığı gole şapka çıkarıyorum. Onun ötesinde yalan koşularla, amaçsız bindirmelerle maçı idare ettiğine inanıyorum.
Zirvenin en kötüsü Aslan Sabri ve Barış'ta inanılmaz düşüş var. Barış'ın yerine giren Serdar Çalık da ondan farklı değil. Dün gece yine sahada ayakta kalan Emre, Mehmet Topal, Servet ve Ümit Karan oldu. Hakan Şükür üç kez pozisyon buldu, sıfır çekti. Üzüm üzüme baka baka kararırmış. Akcan da Kalli'nin yanında dura dura maçı taraftar gibi seyretmeye alışmış. Hakan Şükür tel tel dökülüyor, kenarda Nonda var ama Akcan 80 dakika bekliyor. Son 20 dakikada top bir o kale bir bu kaledeydi. Ama daha net pozisyonlar bulan konuk Denizlispor'du. 88'de Servet'in fırsatçılığı olmasa maç 1-1 biterdi. Sahada en çok yırtınan en çok mücadele eden Servet "Bu maç kazanılacak" dedi son 10 dakikada rakip kale önünde adeta çadır kurdu, işi bitirdi. Her şeye rağmen G.Saray'ın işi zor. Bence zirvedeki 4 takımın en kötüsü G.Saray. 2000 ruhu geri gelmezse bu G.Saray'dan çifte şampiyonluk beklemek hayal.