Kalli'ye bayıldım Galatasaray, bu sezonun en çok eleştirilen takımı. Feldkamp ise bu sezonun en çok eleştirilen teknik direktörü oldu. Galatasaray kazanıyor, ne hikmetse Feldkamp yerle bir ediliyor. Galatasaray ligin en az gol yiyen takımı oluyor, sarı-kırmızılı takımın defansıyla uğraşıyorlar. "Feldkamp yaşlı" diyorlar, adam "Bu işler yaşla değil başla" diyor. Galatasaray'ı amacından uzaklaştırmak için her yolu denediler ama olmadı. Zaten bu takımın başında Feldkamp gibi disiplinli ve dirayetli bir teknik adam olmasa, daha doğrusu bir Türk teknik adam olsaydı, çoktan Florya'dan eşyalarını toplamıştı. Koskoca Galatasaray'ı öyle bir pozisyona sokmak istediler ki, Fenerbahçe maçında bu takım için "Fark yer" diyenler bile oldu.
Kral takımı ateşledi Galatasaray, Manisaspor karşısına bu bitmek tükenmek bilmeyen eleştirilerin hırsıyla çıktı. Manisa'nın başında, Yılmaz Vural değil, Capello bile olsa böylesine bir Galatasaray karşısında puan çıkarması imkânsızdı. Kral önce Barış'a attırdığı golle takımını ateşledi daha sonra "Kendi işimi kendim yaparım" dedi ve hat-trick yaptı. Hakan bunu yıllardır yapıyor ama bir türlü kimseye yaranamıyor. Boşuna dememişler "Meyve veren ağaç taşlanır" diye. Bu sene Galatasaray şampiyon olursa kendisini sürekli eleştirenlere teşekkür etmeli. Bir takım bu kadar kamçılanır. İstemeye istemeye Galatasaray'ı şampiyon yapacaklar. Bir sözüm de Mehmet Topal'a olacak. Sen neymişsin Mehmet de biz farkında değilmişiz. Çocukta sanki iki ciğer var. Atom karınca gibi. Neredeyse rakip takıma bile yardım edecek. Hem sana aferin Mehmet, hem de seni Çanakkale'de keşfedip getirene. Şu Feldkamp'a bayılıyorum. Bana bir düzine genç teknik direktör verseler, ben yaşlı Kalli'nin üzerine balıklama atlarım. Galatasaray'ı kolej takımı gibi yaptı. Disiplinin ne kadar önemli olduğunu dosta düşmana gösterdi. Sen çok yaşa Kalli. Sonuç olarak, Galatasaray doludizgin gidiyor. Bakalım Galatasaray'ı kim ne zaman durdurabilecek. Bunu zamanla göreceğiz.