Yönetim uyuyor mu? Bu kez Türkiye Spor Yazarları Derneği yönetimini eleştireceğiz. Geçen hafta Hıncal ağabey Sabah'taki köşesinde yazdı. TSYD yönetimi, bazı üyelerin sporcuların gürültülerinden duydukları rahatsızlık nedeniyle hafta sonu antrenmanlarını sabahın körüne aldırtmıştı. Benim de oğlum yüzme takımında. Ve ben de altı sene, ikinci başkanlık dahil bu yönetimde görev yaptım. Benden daha eski Atilla (Gökçe) başkana da sordum. Ne benim dönemimde ne de onun görev süresi içinde bir kere bile, bir üyeden "hafta sonu rahat yüzemiyoruz" diye talep gelmemişti. Kararı öğrendiğimde hemen Esat (Yılmaer) başkanı aradım. Bana üyelerin de haklarını korumak zorunda olduklarını söyledi. O günden beri takipteyim. İlk hafta sekiz, ikinci hafta ise cumartesi günleri 10 üye gelmiş kapalı havuza. Pazar günü ise sayı beşi bile geçmemiş. Bu karar 120 yüzücümüz ile onların 240 ana babasını, yani toplam 360 kişiyi ilgilendirirken, nasıl böylesine umursamaz davrandılar anlamış değilim. Biz (TSYD) iddialı bir kulüp olamadık. Ama çocuklarımıza en iyi şartları sağlamaya çalıştık. İmkânlarımız dahilinde en iyisini yapıyoruz. Bu nedenle Hıncal ağabeyin tesisler ile ilgili görüşlerine katılmam mümkün değil. Ama çoğu orta okul çağında olan, OKS sınavlarına hazırlanan, dershane-okul-yüzme takımı üçgeninde koşturup duran bu çocuklara, hafta sonları güneş doğarken uyandırılma emrini verenlerden kararlarını bir daha gözden geçirmelerini rica ediyorum. Spor yazarlarının, spor yaptırmayanlar olarak anılmalarını önlemek adına...