Golcüsüzlük Fener'i Sevilla'ya eletecek! Geçen yıla kadar süper yedek olan Semih'in sırtına biniyorsunuz, Kezman'ın olmayacak formundan medet umuyorsunuz. Adamlar; V. Nistelrooy, İbrahimoviç, Rooney, Ronaldo, Adebayor, Kaka, Eto'o, Henry, Benzema'larla gol ararken, siz satmaya yer aradığınız İlhan'dan medet umuyorsunuz. Santrafor diye aldığınız, bu nedenle yabancı santrafor kontenjanını doldurduğunuz, benim 2 yıldır "İyi oyuncu ama santrafor değil" dediğim sonunda kendisinin bile "Ben santrafor değilim" diye itiraf ettiği Deivid'in, savunma yapmayıp, arada sırada attığı sürpriz gollere güveniyor ama karşısında oynayacak.
Diego Capel'in sürat, çabukluk ve Deivid'in içeri gömülerek boşalttığı sağ kanadı nasıl kullanacağını unutuyorsunuz. Zaten santraforunuzun olmadığı ortamda, dünyadaki en başarılı önlü arkalı oynayabilen 2 libero örneklerinden, orta alandaki savunmanızın temel direkleri Aurelio'nun kafasının karıştığını unutuyorsunuz, Deniz'in sakatlıktan yeni çıktığını hesaba katmıyorsunuz. Dünyadaki tüm lider takımların uzun yıllar ortalamasında üst üste kazanma sayısı 7-8'in üzerine çıkmaz. Sadece İnter'in geçen yılki 17 maçlık süper ama tek örnek bir performansı vardır. Bu nedenle haftalardır nerede ise aynı kadro ile oynayan takımın yorulabileceğini, bir düşüş dönemine girebileceğini hesap edemiyorsunuz. Dr. Gürkan diyor ki: Bu takımın vizyonu ve taraftar gücü, inancı Sevilla'yı geçmek için yeterli ama teknik eksiklikler, santrfor ve orta sahanın sağ tarafına adam eksikliği, kadro derinliğindeki yetersizlik Fener'in hiç istemediği bir sonuca yol açabilir. Yolun başında ve erkenken önlem alınmalı yoksa hem Fener için hem de Türk futbolu için çok yazık olacak